Ana içeriğe atla

Kayıtlar

ışık ve gölge

Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı  çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor. 

O sene bu sene olsun önerimi yeniliyorum

29 Aralık 2022 tarihinde yazmıştım. Tam zamanı, o sene bu sene başlıklı yazımda,  " Şampiyonlar Ligine katılamadık. Avrupa Liginden elendik. Geriye kupa 3'te devam için play-off oynamak kaldı. Ligde Fenerbahçe galibiyeti ile umutlansak bile Karagümrük hezimeti, yeşeren umutları söndürdü. O zaman, bu sene o sene demenin tam zamanı." diye yazmıştım. Dün oynanan maçtan sonra kupa 3'te de yokuz. Şampiyonluk sonrası sezonda kadroyu bu kadar bozup başarı beklemek pek gerçekçi değildi zaten. Bir de  Andreas Evald Cornelius'un takımı bırakması,  Edin Višća'nın sakatlığı,  Marek Hamšík ve  Uğurcan Çakır'ın formsuzluğu eklenince bu seneden beklentiler kayboldu. En azından benim bir beklentim kalmadı.  Peki, bu beklentisizlik senede takımda köklü değişiklikler yapıp, maliyetleri azaltıp, gençlere, öz kaynaklara dönmek doğru olmaz mı? 

6306 sayılı yasa ve madenci çıkmazı

6306 sayılı yasanın tam adı şöyle:  AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN. 2012 yılında Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiş. Özellikle Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketlerinin ardından, İstanbul başta olmak üzere, deprem endişesi yaşanılan şehirlerde 6306 sayısını sıklıkla duyuyoruz. Kat maliklerinden birinin bile başvurmasının yeterli olduğu bir denetleme ile başlıyor süreç. Denetleme sonucunda bina çürük çıkarsa, binanın kısa sürede boşaltılması ve ardından yıkılması gerekiyor. Bir diğer seçenek, hazırlanan tadilat projesinin onaylanması kaydıyla, güçlendirmek. İdeal sonuç ise elbette binanın güvenli olduğunu öğrenmek.  İşte madenci çıkmazı dediğim durum, çürük sonucu alınması endişesi nedeniyle bina sakinlerinden hiçbirisinin 6306'ya başvurmaması. Sizler de duymuşsunuzdur, maden işçilerine ölüm tehlikesi var, neden madende çalışıyorsun diye sorduklarında, madende ölmek bir ihtimal ama madende çalışmazsam açlıktan öleceğim kesin. Ben ih...

Mal da yalan mülk de yalan

Şubat ayındaki felaketlerin sonrası, İstanbul başta olmak üzere, deprem riskinin bulunduğu illerde yaşayanlar tedirgin. İki seneye yaklaşıyor, İstanbul'a taşınalı. Aynı tedirginlik bizde de var. Bu sabah ilginç bir şey farkettim, blogdaki eski yazılarıma bakarken. 2019 senesinde, her günümü son günümmüş gibi yaşayacağım diye yazmışım. Aslında gerçekten de her günümüz belki de son günümüz. Ancak, ne hikmetse, sanki hiç ölmeyecek gibi biriktirmeye, ertelemeye, ötelemeye devam ediyoruz.  İstanbul ve deprem endişesi bana bir kez daha ölümlü olduğum gerçeğini hatırlattı.  Bu yüzden, yeniden unutuncaya kadar en azından, her günü son günümmüş gibi yaşamaya çalışacağım.. Sizlere de öneririm...

RTÜK'ün youtube kanallarını denetleme yetkisi var mı?

Bu yazı da nereden çıktı demeyin. Blogumun düzenli okuyucularının, ki benim dışımda ikinci bir kişi var mı ondan bile şüpheliyim, hatırlayacağı gibi O ver T he T op T ele V ision (OTTTV) yayınlarının, 6112 sayılı yasa gereğince RTÜK denetimine tabi olduğunu, ancak bu özel yayınların denetiminin nasıl yapılmasına dair bir yönetmeliğe ihtiyaç duyulduğunu bundan 10 sene önce yazmıştım . Bu yazımdan iki sene sonra, 2015 yılında bir kez daha konuyu ele alıp bu yazımı yayınlamıştım . OTTTV'lere dair düzenleme ile ilgili eminim başka yazanlar da olmuştur. Denk gelmemiş olmam ise elbette benim eksikliğim.  2018 yılına, yani benim OTTTV için düzenleme gerekir diye yazmamın üzerinden 5 sene kadar geçmişken, yönetmelik taslağı kamuoyunun bilgi ve görüşlerini almak amacıyla yayınlandı. 2018 Ekim ayında  değerlendirmiştim .  Yayıncılıkta en büyük hazine içeriktir. Hatta sloganlaşan ifadesi CONTENT IS THE KING'dir. Türkçesi ile içerik kraldır. Dekor, teknik olanaklar, görsel efektler.....

pencereler, doğru ve hatalı kullanımları üzerine

"Bunu mutlaka yazmalıyım" dediğim çok konu birikti. Senelerdir, bıkmadan yazmayı sürdürdüğüm sayısal karasal yayıncılık hakkındaki son gelişmeler bunlardan birisi, bir diğeri beklenen İstanbul depremine dair söylentiler ve elbette okunan kitaplar, gidilen yerler, etkilenilen şairler...  Ancak Kahramanmaraş merkezli depremler ve sonrasında yaşamakta olduklarımız sonucu okumakta olduğunuz yazıyı hazırladım.  Olağanüstü günlerden geçtiğimiz muhakkak. Deprem, gerçek enkazının yanı sıra düşünce dünyamızda da enkaz bıraktı. Mantıklı değerlendirmeler yapamadığımız bir dönemden geçiyoruz kanımca. Dün iş yerinde bir arkadaşımla sohbet ederken, emin oldum " mantıksız değerlendirmeler döneminde " yaşadığımıza. Son derece iyi eğitimli, işini düzgün yapan ve rasyonel bir insan olan arkadaşım, internette hepimizin karşısına çıkan komplo teorilerini ardı ardına sıralayıp bir hafta, en geç on gün içinde depremin oluşturulacağına  ikna etmeye çalıştı beni. Sevgili arkadaşıma tek sor...

Deprem Riskim uygulamasının düşündürdükleri

Deprem Riskim adlı uygulamayı Başarsoft firması geliştirmiş. B inaların zarar görebilirliğine ilişkin tahmin raporu oluşturulabilmesi için geliştirilmiş, bir deprem hasar tahmin uygulaması. Öncelikle adres giriyorsunuz ya da harita üzerinden binayı işaretliyorsunuz. Ardından binanın kaç katlı olduğunu ve yapım senesini girip, inşaat tipine dair bir takım soruları yanıtlıyorsunuz. Bu sorular, görsellerle desteklenmiş. Yanıtlamak için teknik bilgiye ihtiyacınız olmuyor. Binanın yapım senesi ve kat sayısını doğru girdiğiniz müddetçe, binanın bulunduğu zeminin özellikleriyle birlikte sağlamlığına dair bir rapor oluşturuyor.  Rapor, öyle fazla ayrıntılı değil. Ancak ciddi bilgiler içeriyor. En önemlisi binanın deprem riskini somut olarak tahmin ediyor. Tahminlerinin başarı durumunu son depremlerin ardından analiz etmek ve sonuçları görmek isterdim. Özellikle yakın dönemde deprem olması beklenilen şehirlerde yaşayanlar -meselâ biz- oturduğu binanın durumunu bu uygulama ile analiz edebili...

gerçekleşen deprem ve beklenen depremler

Yanda gördüğünüz kareyi bir kaç hafta önce Şarm el-Şeyh'te Ras Muhammed adlı millî parkta çektim. Sîna yarımadasının en güney ucunda yer alıyor bu park. Akabe körfezi ile Kızıldeniz'i ayıran burun da diyebiliriz konumu için. Fotoğraf, buradaki bir deprem sonrası oluşan fay kırığını net şekilde gösteriyor. Orada dolaşırken, bir kaç hafta sonra ülkemizin 10 şehrinde yıkıma yol açacak faya baktığımızın farkında değildik. Her deprem sonrası yaşadıklarımızın tekrarı olmadı bu kez. Kısa sürede organize olup enkaz altında kalanları çıkartmaya başlayamadık. Yardımları toplayıp, evlerinden sağ çıkan ancak artık güvenle girebileceği evleri kalmayanlara geçici barınma yerleri de yapamadık. Büyük bir coğrafyayı etkileyen, üst üste gelmiş iki büyük depremin etkileri de sonuçları da farklı oldu, oluyor. Her deprem sonrası yeniden hatırlanan uzmanlar gene ekranlarda, haritalar önünde hangi fayın kırıldığını, hangisinin kırılacağını, hangi şehirlerin fay hattı üzerinde olduğunu anlatıyor. Ne a...