Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Yazının başlığına bakıp, hayret haberlerde hiç bahsetmediler demeyin lütfen. 3 Mart 2015 6112 sayılı yasada analog karasal televizyon yayınlarının sonlandırılacağı ilan edilen tarihti. 2013 yılında düzenlenen multipleks kapasitesi tahsis ihaleleri iptal edilince süreç tıkanmıştı. 6112 sayılı yasanın ilgili maddeleri değiştirilmeden ihalelerin yapılması olanaklı değildi. 2014 yılı sonlarında yasalaşan değişiklikler ile artık RTÜK sayısal karasal televizyon (DTT) yayıncılığında yer almak isteyenlere yönelik ihalelere yeniden başlayabilir. Yapılan değişiklik 6112 sayılı yasada yer alan, DTT sürecinin adımlarının gerçekleşmelerinin takvimini güncellemek yerine tamamen kaldırmış durumda. Yani artık ihalelerin ilanı, analog televizyon yayınlarının sonlandırılacağı tarih gibi bilgiler yasa metninde yok. Bir başka önemli değişiklik radyo yayınlarında frekansların tahsisi için yapılacak ihale süreciyle ilgili olarak yapıldı. 6112 sayılı yasanın son değişlikten önceki halinde radyo frekansl...