Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
gazete köşelerinde olur ya yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullandığı için yazılarına ara verilmiştir diye. ben gazetede yazmasam ve bir köşem olmasa bile sanal alemde görüşlerimi paylaştığım bir sayfam, ve umarım ki sayıları az bile olsa, düzenli okuyucularım var. öncelikle onlardan (düzenli okuyucularımdan) sonra 70 milyondan :) bir hafta izin istiyorum. güzel anılar, güzel fotograflarla dönmeyi umarım. sizleri ülkemizin yoğun ve bunaltıcı gündemi ile başbaşa bırakırken bu bunaltıcı havadan kurtulmak adına kendi bulduğumuz çözümü paylaşayım. bir süredir akşam haberi izlemiyoruz. inanın işe yarıyor :)