İkinci yarıya çok daha istekli başladı Fenerbahçe. İkinci gol için rakip kaleye yüklenirken yaptığı ataklar özellikle sol kanatta Kostiç'in yaptığı ortalara dayanıyordu. 60 ile 65. dakikalar arasında Rangers beraberlik golüne çok yaklaşsa da savunma ve kaleci İrfan Can'ın gününde olması umutlarımızı sürdürmeye yetti. İkinci gol, sağ kanattan gelişen atak sonucu geldi. İkinci golün ardından J ose Mourinho'nun yaptığı değişiklikler ile çok daha baskılı bir futbol ortaya koyduk. Üçüncü gole çok yaklaştığımız ataklar olsa da ne yazık ki şutlar kaleyi bulmadı. Rangers'ın arada bulduğu net fırsatlarda ise İrfan Can başarılıydı. Şimdi uzatmalarda ve belki de penaltı atışlarında belirlenecek tur atlayan takım. Uzun zamandır izlediğim en heyecanlı ikinci yarı olduğunu ekleyerek notlarımı sonlandırayım. Sonuç ne olursa olsun, 3-1'lik ilk maçı çevirmeyi başardı Fenerbahçe. Tebrikler, umarım turu geçen taraf olmayı da başarırlar.
alt başlığı, " farklı bir aşk hikâyesi" olan novella, Le Guin'den okuduğum ikinci eser. Mülksüzler 'i çok sevmiştim ve hâlâ çok özel bir yeri vardır hafızamda. " D evrim'i satın alamazsınız. Devrim'i yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak. Devrim ya ruhunuzdadır, ya da hiç bir yerde değildir . " sözünü kimi yazılarımda kullanırım meselâ. her yerden çok uzakta ise iki saatte okuduğum, 96 sayfalık bir ergen sevdası. ancak bu sevdayı anlatan Le Guin olunca, hayatın akışını planlamaktan aile içinde belirlenmiş ve kimi durumlarda üzerimize tam oturmayan rollere, hayattaki amaçtan eğitim sistemine bir çok değinmeyi de içeriyor. novella , benim tanımıma göre romandan kısa öyküden uzun metinler, yazmak bence en zoru. öykü olsa yazılan daha sınırlı bir anlatım tatmin edecek, roman olsa istediğiniz kadar uzatabileceğiniz bir alana sahipsiniz ama ikisinin arasındaysa boyut, iş zorlaşıyor. Dostoyevski'nin novellaları çok başarılıdır bence. Le ...