Ana içeriğe atla

Kayıtlar

melek ulagay etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

ışık ve gölge

Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı  çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor. 

Bir Dönem İki Kadın Birbirimizin Aynasında / Oya BAYDAR, Melek Ulagay

Romanlarından ve t24.com.tr 'de yazdığı yazılardan tanıdığım Oya Baydar ile bir zamanlar kitap imzalattığım Osman Ulagay'ın bir yakını olduğunu tahmin ettiğim Melek Ulagay'ın anılarını yazdıklarını öğrendiğimde heyecanlandım. Heyecanımın bir nedeni anı okumayı seviyor oluşum, diğer nedeni ise yaşımızın yetmediği dönemleri, bizzat yaşayanların anlatımıyla dinleme olanağı. Bu heyecanların etkisiyle olsa gerek Şubat 2011 tarihli, 430 sayfalık kitabı bir kaç hafta içerisinde bitirdim. Kitap ile ilgili bir çok gazetede, geçenlerde televizyonda eşim rastlamış, söyleşiler yer alıyor. Yayınlanmasının üzerinden bu kadar kısa süre geçmiş olmasına karşın kitabın bu denli ele alınıyor oluşu sevindirici. Okumayan insanlardan oluşan bir toplumuz. Okumaz ve yazmazız çoğumuz. Sorulduğunda okur-yazar olduğumuz söylesek bile gerçek böyle değil. Yaşadıklarını paylaşan Baydar ve Ulagay'a teşekkür ediyorum. Yaptıkları hiç kolay bir şey değil. Baydar'ın deyimiyle: biri burjuva, öteki ...