İkinci yarıya çok daha istekli başladı Fenerbahçe. İkinci gol için rakip kaleye yüklenirken yaptığı ataklar özellikle sol kanatta Kostiç'in yaptığı ortalara dayanıyordu. 60 ile 65. dakikalar arasında Rangers beraberlik golüne çok yaklaşsa da savunma ve kaleci İrfan Can'ın gününde olması umutlarımızı sürdürmeye yetti. İkinci gol, sağ kanattan gelişen atak sonucu geldi. İkinci golün ardından J ose Mourinho'nun yaptığı değişiklikler ile çok daha baskılı bir futbol ortaya koyduk. Üçüncü gole çok yaklaştığımız ataklar olsa da ne yazık ki şutlar kaleyi bulmadı. Rangers'ın arada bulduğu net fırsatlarda ise İrfan Can başarılıydı. Şimdi uzatmalarda ve belki de penaltı atışlarında belirlenecek tur atlayan takım. Uzun zamandır izlediğim en heyecanlı ikinci yarı olduğunu ekleyerek notlarımı sonlandırayım. Sonuç ne olursa olsun, 3-1'lik ilk maçı çevirmeyi başardı Fenerbahçe. Tebrikler, umarım turu geçen taraf olmayı da başarırlar.
Siyah Süt, yayınlandığı 2007 yılında epey ses getiren otobiyografik roman. Yazarların, kendilerininden bahsettiği kitapları okumayı sevmişimdir oldum olası. Yazma süreçlerini anlattıkları, okuyucu ile dertleştikleri kitapları. Çok severek okumuştum Adalet Ağaoğlu'nun Damla Damla Günler adlı anı kitabını. Siyah Süt'ü anı kitabı olarak nitelendirmek doğru olmaz. Zaten kitabın kapağında otobiyografik roman yazılı. Çocuk sahibi olma, yerleşik hayat yazarlık sürecini nasıl etkiler? Edebiyat tarihinde kadın yazarların kadınlık ile yazarlık arasındaki seçimleri ya da toplumun kadından beklentilerini karşılarken yazmanın zorlukları gibi konularda tarihten örnekler veriliyor roman boyunca. Benistan ülkesinin parmak kadınlarının (Hırs Nefs, Pratik Akıl, Sinik Entel, Anaç Sütlaç, Can Derviş ve Saten Şehvet hanımlar) hikayeleri romanı akıcı ve keyifli yapmış. Anlatılan süreç, bir çok kadının yaşadıkları sanırım: Çocuk sahibi olma kararının verilmesi. Bu konu üzerine düşünmeyip haya...