Havaların gidişinden anlamak pek mümkün olmasa da Aralık ayının sonuna yaklaşıyoruz. Mağazalarda ve caddelerde ışıklı, geyikli süslemeler yeni bir senenin geldiğini hatırlatıyor. Herkesin yeni yıldan bekledikleri farklı elbette. Ben huzur ve sağlık diliyorum, tüm insanlık için. 2025 yılı içinde her hafta en az bir blog yazısı eklemeyi kendime hedef olarak koydum. Bu yazıların belirli bir konusu olmayacak. Doğaçlama, aklıma gelenler, aklıma takılanlar. Video izlemektense okumayı tercih edenlerdenseniz, beklerim bloguma. Yazıları, çeşitli tarihlerde farklı mekânlarda çektiğim fotograflar süsleyecek. Bir de sürpriz bekliyor, 2025 yılında okurlarımı. Umarım beğenirsiniz...
Staj ile başlayıp intern mühendis teklifi ile süren dizinin bugünkü bölümü meslek içi eğitimlerin merkezi konumundaki Odalar. Hep söylerler "mühendislik fakülteleri size mühendis bakış açısını kazandırır, mühendisliği ise iş hayatında öğrenebilirsiniz" diye. İlk duyduğumda inandırıcı gelmemişti bu söz. Dört yıl boşuna mı okuyorduk? Meslek hayatımda arkamda kalan 20 yıl, sözün doğruluğunu defalarca kanıtladı. Peki madem iş hayatında öğreniliyor bu meslek, o zaman Odaların bu süreçte rolü ne? Öncelikle bir iki noktayı açıklamak gerekiyor. Meslek odaları kamu kurumu niteliğinde Anayasal kuruluşlardır. Gelirleri ve giderleri üyelerinin denetimine açıktır. İki yılda bir şubeler, merkezler ve birlik seçimleriyle yönetim kadroları üye ve delegelerin katılımı ve oylamaları ile belirlenir. Gelirleri sınırlı olduğundan profesyonel kadroları da (maaşlı çalışan personelleri) sınırlıdır. Meslek odaları, meslek içi eğitimlerin merkezi konumunda olmalıdır. ...