İkinci yarıya çok daha istekli başladı Fenerbahçe. İkinci gol için rakip kaleye yüklenirken yaptığı ataklar özellikle sol kanatta Kostiç'in yaptığı ortalara dayanıyordu. 60 ile 65. dakikalar arasında Rangers beraberlik golüne çok yaklaşsa da savunma ve kaleci İrfan Can'ın gününde olması umutlarımızı sürdürmeye yetti. İkinci gol, sağ kanattan gelişen atak sonucu geldi. İkinci golün ardından J ose Mourinho'nun yaptığı değişiklikler ile çok daha baskılı bir futbol ortaya koyduk. Üçüncü gole çok yaklaştığımız ataklar olsa da ne yazık ki şutlar kaleyi bulmadı. Rangers'ın arada bulduğu net fırsatlarda ise İrfan Can başarılıydı. Şimdi uzatmalarda ve belki de penaltı atışlarında belirlenecek tur atlayan takım. Uzun zamandır izlediğim en heyecanlı ikinci yarı olduğunu ekleyerek notlarımı sonlandırayım. Sonuç ne olursa olsun, 3-1'lik ilk maçı çevirmeyi başardı Fenerbahçe. Tebrikler, umarım turu geçen taraf olmayı da başarırlar.
Deniz Goran takma ismiyle yazılan ve çok tartışma yarattığı söylenen Türk Diplomatın Kızı kitabını okusam mı okumasam mı diye epey düşündüm. Okumak için önce satın almış olmam gerekiyordu elbette. Bu eksikliği (kitabın satın alınmasını) eşim halletti. Öncelikle itiraf edeyim ki kitabın okumadan önce internetteki söyleşileri, haberleri okudum. Bu sebeple ön yargılı olarak başladım okumaya. İlk bölümlerde neden okuyorum ki bu kitabı diye düşündüm. Neyse ki sonuna kadar okumaya devam etmişim. Öncelikle şunu söylemem gerekiyor ki kitap hiç de beklediğim gibi kötü bir kitap değil. Yazarın İngiltere'de umut vaadeden genç yazar olarak adlandırılmış olması boşuna değil. Kitap, bu yazıyı okuyan çoğunluğun bildiği gibi, emekli bir büyükelçinin kızının İngiltere'de yaşadığı hayatın bir kesitini sunuyor. Bizim medyadaki eleştiriler, çoğunlukla yazarın yaşadığı farklı cinsellik ile ilgili. Daha açık söylersek ülkemizdeki kızların yaşamadığı bir cinsellik var kitapta. Aslında kita...