Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
Maçın başlamasına 15 dakika kadar var. Yazıyı yayınladığımda belki ilk düdük çalınmış olacak. Kağıt üzerinde bakıldığında 11 maçtır puan kaybetmeyen bir Galatasaray ve karşısında, son deplasman galibiyeti üzerinden aylar geçmiş, son 3 deplasmanda toplam 11 gol yemiş bir Trabzonspor.
Kadrolara baktığımızda, özellikle yedek kulübelerini kıyasladığımızda Galatasaray'ın önemli üstünlüğü görülüyor.
Ancak ben maçı kazanacağımızı, Trabzonspor olarak elbette, düşünüyorum. Sebebi ise temelde hava ve saha koşulları. Trabzon'dan alışık olduğu fırtınalı havada ilk yarıyı önde ya da en azından gol yemeden kapatabilirsek, maçı kazanacağımıza eminim diyebilirim.
Bu yazıyı, maçın sonucu ne olursa olsun, silmeyeceğim.
Skor tahminim ise Galatasaray 1 Trabzonspor 3
Bu arada fotoğraf Djaniny için... Yolu açık olsun, takıma katkısı için teşekkürler...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.