Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 33. padişahı V. Murad'ın kızlarından Hatice Sultan'ın torunu, Selma Hanımsultan'ın kızı Kenize Murad, Türkçe'ye Saraydan Sürgüne adıyla çevrilen romanda anneannesinin ve annesinin hayatının bir bölümünü anlatıyor. 1987'de Fransızca olarak De la part de la princesse morte adıyla yayınlanmış, büyük ilgi görmüş ve çok sayıda dile çevrilmiş. Benim okuduğum Everest Yayınları'nca Mart 2003 tarihli, çevirisini Nuriye Yiğitler ve Gökçe Tuncer yaptığı üçüncü baskısıydı.
Roman gibi bir hayat yaşamış Selma Hanımsultan. Dünya tarihinde büyük değişikliklerin yaşandığı bir dönemde geçiyor olaylar. 1914 - 1941 yılları arasında yaşayan Selma Hanımsultan'ın hayatı ve Saraydan Sürgüne romanının değerlendirmesi için Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci'nin Padişah torunu bir savaş muhabiri: Kenîze Murad'ın Hikâyesi başlıklı yazısını okumanızı öneririm.
Yakın tarih olarak adlandırdığım 1876 - 1946 arasındaki yıllara meraklıysanız Saraydan Sürgüne'yi okumanızı öneririm. Özellikle romanın ilk bölümlerinde, imparatorluk döneminin sona ermesi ve cumhuriyet dönemine geçiş yılları farklı bir bakış açısından anlatılıyor. Saltanatın kaldırılması ve hanedan üyelerinin ülke dışına gönderilmesi sırasında ve sonrasında kişilerin hayatlarının nasıl değiştiğine dair tanıklıklara yer verilmiş. Lübnan ve Hindistan yılları da son derece ilgi çekici geldi bana. Özellikle Hindistan'ın İngiliz hakimiyeti altındaki yıllarına ilişkin anlatılanlar çok etkileyici.
714 sayfalık romanı elimden bırakamadan kısa sürede okudum. Anlatılan Selma Hanımsultan'ın hayatı olsa da metnin bir roman olduğunu unutmamak gerekiyor.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.