Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
@Truva müzesi / Çanakkale - 2019 |
Belki mevsimden belki konunun kimsenin ilgisini çekmemesinden, pre-yazı projesinin ilki, tam bir başarısızlık ile sonuçlandı. 12 Temmuz'da duyurduğum konuya dair hiç soru gelmedi :) Elbette bu sorusuzluk, yazmama engel değil :) Bu uzun ve muhtemelen gereksiz başlangıcın ardından buyurun işte: Digital Terrestrial Television (DTT)
Nedir bu DTT?
Televizyon yayınlarının dağıtımı için kullanılan yöntemlerden birisi. Yaşı yaşıma yakın olanların hatırlayacağı kılçık antenler ile kâh karlı kâh gölgeli izlediğimiz televizyon yayınının sayısallaştırılmış hâli.
Nereden icabetti sayısallaştırma?
Kamusal kıt kaynak olan frekansları daha verimli kullanabilmek, nedenlerin birisi. Diğer neden ise sayısallaşma ile arttırılan kalite.
Frekans ne işime yarar?
Eskiden analog televizyonların yayını için ayrılmış bandın boşaltılması ile ortaya çıkan frekans, şimdilerde 4G (LTE) için kullanılıyor. Bu bandın ihalesinden elde edilen gelir de tüm kamunun yararı için kullanılıyor.
İyiymiş, bizde neden yok?
Bizde de 4G için bu bant kullanımda. İhalesi de yapıldı, kullanımı öncesinde. Bizde olmayan DTT. Ülkemizde DTT şebekesinin neden kurulmadığı sorusunun ise kısa bir yanıtı yok.
Uzun olsun yanıt o zaman, ben okurum.
Ne kadarını okuyacağından emin değilim gerçi, ancak bu bizde neden yok sorusunu ayrı bir yazı ile açıklayacağım. Bizde olmamasının ekonomik sonuçlarını da değerlendireceğim, biraz daha akademik bir yazı olacak.
Kaynak ITU web sayfası |
Peki, o yazınızı bekleyelim o zaman. Peki sadece biz mi varız kurmayan bu DTT'yi?
Öncelikle sorunun güzelliğini ve yerindeliğini tebrik etmek istiyorum. ITU'nun, ki kendisi uluslararası iletişim birliği olur, web sayfasındaki grafik yeterince açıklayıcı. Dört adet grafik var sayfada: devam eden, tamamlayan, hiç başlamamış ve bilgi yok. Ülkemizin de yer aldığı grafik, "hiç başlamamış" başlıklı olanı. Sorunun yanıtına gelirsek, ülkemizin ekonomik ve coğrafi büyüklüğü dikkate alındığında, DTT'yi kurmayan tek ülke olduğumuzu söyleyebiliriz.
Özgür Bey, Henüz meslek hayatının başlarında bir meslektaşınız ve aynı zamanda kurumdaşınız olarak, bilgilendirici içeriklerinizi keyifle takip ettiğimi belirtmek isterim, ellerinize sağlık,
YanıtlaSilSevgi ve saygılarımla.
Teşekkürler
YanıtlaSil