Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
adettendir sene sonu değerlendirmeleri.
son ayın ikinci yarısına yaklaşırken, bir değerlendirmede benden olsun.
öncelikle, bu yıla dair bir iki not düşeyim. senenin ortası, benim için yeni bir başlangıç oldu. iyi de oldu. bu başlangıç, kış uykusundan uyandırdı, hem beni hem blogu...
senenin ikinci yarısı yeniden aktif hale getirdiğim bloga eklediğim kitap notu dökümü şöyle:
haziran 2018 : 8
temmuz 2018 : 3
ağustos 2018 : 2
eylül ve sonrası 2018 : 5
toplam : 15...
bol kitaplı günler....
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.