Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
Hayatta "hobi sahibi olmak" gerekiyor. "Hobi" kimsenin sizi yapmanız için zorlamadığı, karşılığında kişisel tatmin dışında bir kazancınız olmayan herşeydir, benim tanımıma göre. Hobiniz aynı zamanda işiniz ise, o zaman dünyada cenneti buldunuz demektir :) Benim hobim, yakın tarihimiz konusunda kitaplar okumak ve "ne oldu", "neden oldu" sorularına yanıt aramak.
Sanırım 5 sene falan oldu bu "hobi"yi edineli. Bu süreçte, okumayı bitirdiğim ancak fırsat bulup bloga eklemediklerimi de düşününce, 40 civarında kitap var. Satın alıp okunmayı bekleyenler de en az okuduklarım kadar. Okuduklarımın büyük bölümü dönemin tanıklarının anıları. Ancak dönemde yazılan ya da dönemi anlatan romanlar da çok bilgi içeriyor. Ayrıca tarih konusunda akademik çalışmalar yapmış hocaların inceleme kitaplarını mutlaka okumak gerekiyor.
Yakın tarihimizin değinilmeden geçilen konusu: İttihat ve Terakki Cemiyeti. Kahve sohbetlerimizde bulunan arkadaşların tebessümlerini görür gibiyim. 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilanı ile nihayetlenen sürecin mimarı olan ve kuruluşunu, sonradan Romanya vatandaşlığına geçen, İbrahim TEMO'nun yaptığı bu "gizli örgüt", Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemi ile Cumhuriyet'e damgasını vurmuştur.
Şimdi çocuklar 4. sınıfta milli mücadele dönemini öğrenmeye başladılar. Benim 4. sınıfı okumamın üzerinden tam 35 sene geçmiş. Bu aradan geçen 35 yılda neler değişmiş müfredatta göreceğim :)
Son olarak, hobi sahibi olmak iyidir.
Fotograf Samm's Bistro'dan. Hikayesini bir başka yazıda anlatırım. Bir başka hobi ile ilgili...
Sanırım 5 sene falan oldu bu "hobi"yi edineli. Bu süreçte, okumayı bitirdiğim ancak fırsat bulup bloga eklemediklerimi de düşününce, 40 civarında kitap var. Satın alıp okunmayı bekleyenler de en az okuduklarım kadar. Okuduklarımın büyük bölümü dönemin tanıklarının anıları. Ancak dönemde yazılan ya da dönemi anlatan romanlar da çok bilgi içeriyor. Ayrıca tarih konusunda akademik çalışmalar yapmış hocaların inceleme kitaplarını mutlaka okumak gerekiyor.
Yakın tarihimizin değinilmeden geçilen konusu: İttihat ve Terakki Cemiyeti. Kahve sohbetlerimizde bulunan arkadaşların tebessümlerini görür gibiyim. 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilanı ile nihayetlenen sürecin mimarı olan ve kuruluşunu, sonradan Romanya vatandaşlığına geçen, İbrahim TEMO'nun yaptığı bu "gizli örgüt", Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemi ile Cumhuriyet'e damgasını vurmuştur.
Şimdi çocuklar 4. sınıfta milli mücadele dönemini öğrenmeye başladılar. Benim 4. sınıfı okumamın üzerinden tam 35 sene geçmiş. Bu aradan geçen 35 yılda neler değişmiş müfredatta göreceğim :)
Son olarak, hobi sahibi olmak iyidir.
Fotograf Samm's Bistro'dan. Hikayesini bir başka yazıda anlatırım. Bir başka hobi ile ilgili...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.