Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) her çeyrek Pazar Verisi başlıklı bir rapor yayınlıyor. İletişim dünyasına dair oldukça ayrıntılı sayılara yer veriliyor bu raporlarda. Aynı raporda yer alan PayTV pazarı paylarından iki grafik ürettim.
İlk grafik Türkiye'de payTV abonelerinin (yani bir hizmet sunucusundan, para ödeyerek televizyon yayınlarına ulaşanlar) oranını gösteriyor. Bu grafiği 2016 yılında ürettiğimde payTV payı %30 idi. Bugün için bu oran %31 görünüyor. Toplam hane sayısını 20 milyon olarak varsaydım.
Yukarıdaki grafikte FTA olarak kısaltılan Free To Air: havadan ücretsiz olarak yayın izleyenler için kullanılan bir terim. Ülkemizde sayısal karasal televizyon yayınları bulunmadığından FTA, çanak anten ile televizyon izleyenleri temsil ediyor. PayTV içerisinde kablo TV, IPTV (TTNet ve Superonline), uydu platformları (Digitürk, D-Smart, Fillbox ve Tivibu) var.
Aşağıdaki grafikte bu %31'lik PayTV pazarında KabloTV, IPTV ve uydu platformlarının paylarını gösteriyor. Başka bir ifadeyle, zaten küçük olan payTV pastası, sektör oyuncuları arasındaki paylaşımı:
Çok açık görüldüğü üzere uydu, payTV hizmetine erişim için en çok tercih edilen yöntem. Kablo TV'nin abone sayısı neredeyse sabit. Kablo TV'nin Türkiye'deki durumu üzerine yüksek lisans tezi yazılabilir. O kadar karmaşık bir geçmişi var kablo tv'nin. Keza IPTV'nin geçmişi de epey maceralı. Abonelik ile çalışan OTT hizmetleri için, NetFlix - BluTV, veri bulunmuyor raporda. Bu hizmetlerin verisini hiçbir yerde bulamadım aslında. IPTV'nin beklenildiği kadar hızlı gelişmemesinin altında OTT'nin de payı olduğunu düşünüyorum. En önemli neden elbette FTA olarak onlarca HD ve hatta 4K içeriklere ulaşıyor oluşumuz.
Yukarıdaki grafiklerin bize söylediği bir şey daha var. O da televizyonun diğer sektörlerden çok farklı olduğu. Bu cümle pek bir şey ifade etmemiş olabilir sizlere. O zaman 2013 yılında düzenlenmiş multipleks kapasitesi tahsis ihalesi sonuçlarına bir göz atmanızı rica edeceğim. Eğer bu verilere de baktınız ve gene ne demek istediğimi anlayamadıysanız o zaman bu rapora bir göz atın.
Gene mi olmadı? O zaman survivor'a devam...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.