Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

yine yeni bir yıl

Havaların gidişinden anlamak pek mümkün olmasa da Aralık ayının sonuna yaklaşıyoruz. Mağazalarda ve caddelerde ışıklı, geyikli süslemeler yeni bir senenin geldiğini hatırlatıyor.  Herkesin yeni yıldan bekledikleri farklı elbette. Ben huzur ve sağlık diliyorum, tüm insanlık için.  2025 yılı içinde her hafta en az bir blog yazısı eklemeyi kendime hedef olarak koydum. Bu yazıların belirli bir konusu olmayacak. Doğaçlama, aklıma gelenler, aklıma takılanlar.  Video izlemektense okumayı tercih edenlerdenseniz, beklerim bloguma.  Yazıları, çeşitli tarihlerde farklı mekânlarda çektiğim fotograflar süsleyecek.  Bir de sürpriz bekliyor, 2025 yılında okurlarımı.  Umarım beğenirsiniz...

Le musée gourmand du Chocolat - Gurme Çikolata Müzesi Paris

Paris ve müze kelimeleri yanyana geldiğinde akla ilk gelen mekanlardan sayılmasa bile, en lezzetli olanı, hiç şüphesiz Gurme Çikolata Müzesidir. Çikolatanın ve dolayısıyla aslında kakao bitkisinin tarihiyle başlayan müze, üç bölümden oluşmuş. Milattan önce kakao ile başlayan hikaye, Amerika'nın keşfi ve kakaonun Avrupa'ya ulaşması sonrası başka bir boyut kazanmış. Müzeyi tanıtmak amaçlı bu kısa yazıda kakaonun tarihçesini anlatmam olacak iş değil elbette. Dönemleri, yörelerden gelen eşyalar ve fotoğraflar ile canlandırmışlar. Müzeyi gezmeniz bittiğinde ise sizi bir sürpriz bekliyor: Çikolata yapımı gösterisi. Hem de dilerseniz İngilizce anlatım ile :)

Kuğulu Park civarının yeni kahve dükkanı: Padam

Denk geldikçe keyifli vakit geçirdiğim mekanları siz kıymetli okuyucularımla paylaşıyorum. Bugüne değin iki kez kahve içtiğim Padam , Kuğulu Park yakınlarında özenli hazırlanmış kahveler ve yiyecekler sunan bir mekan.  Yerini tarif etmek gerekirse, Kuğulu Park'ın yanından Atatürk Bulvarı'na çıkan sokak desem sanırım yeterince açık olacak. Atatürk Bulvarı üzerindeki Dost Kitabevi'nin komşusu aynı zamanda. Başka bir tarif ise Kıtır'ı biraz geçince... Soğuk demleme kahvesini ve espresso bazlı kahvelerini özellikle öneririm. Soğuk demleme düzeneğini görmek için bile olsa, yolunuz oradan geçiyorken uğramalısınız. Buzlu suyun damlalar halinde dökülmesi ile hiçbir sıcak işleme tabi tutulmayan kahvenin filtreden geçmesi ile elde edilen kahve, bir gün kadar bekletildikten (dinlendirildikten) sonra sunuluyor.  soğuk kahve demleme düzeneği sol tarafta görülebilir Espresso makinesi, özel ayarlamalara izin veren bir modelmiş. Mekanın b aris tasının anlattığına gör...

Technicolor ve beIN işbirliği ile 4K yayıncılıkta yeni dönem

Technicolor ve beIN şirketlerinin adlarını duymamış olabilirsiniz. Özellikle Technicolor, son kullanıcıya doğrudan hizmet / cihaz satışı yapmayan bir şirket. beIN ise, ülkemizin en fazla aboneye sahip payTV operatörü durumundaki Digitürk'ü satın alan grup. Geçtiğimiz hafta içerisinde, basın duyurusuyla Ultra High Definition (UHD) yayıncılıkta işbirliğine gittiklerini açıkladılar. Halihazırda devam eden Avrupa Futbol Şampiyonası Fransa 2016'da çeyrek final, yarı final ve final maçlarını (toplam 7 maç) ülkemizin de içinde bulunduğu MENA ( M iddle E ast & N orth A frica : Ortadoğu ve Kuzey Afrika) bölgesine 4K yayınlayacaklar.  Aşağıda, Türkçe olarak, şirketlerin basın açıklaması yer alıyor. 

Bayram Usta Yaprak Kebap, Yıldız / ANKARA

Ünü kulaktan kulağa yayılan mekanlardan birisi Bayram Usta. Çankaya'dan Oran yönüne giderken solunuzda Korman sitesini gördüğünüzde sol tarafa yanaşın. İlk kavşaktan sola döneceksiniz, Ukrayna caddesi, bu döndüğünüz yokuş aşağı doğru giden caddenin adı. İşte Ukrayna caddesinde sol kolunuzda kalacak Bayram Usta / Yaprak Kebap adlı mekan.  Oran yönünden Yıldız'a doğru inerken ise Yıldız dolmuşlarının son durağını referans noktası olarak alabilirsiniz. Yıldız dolmuşlarının son durağının olduğu kavşaktan sağa dönmeniz gerekiyor. Bir başka referans noktası ise elbette Hollanda Elçiliği. Elçilik ile yolun ters taraflarında kalıyor, buna dikkat etmek gerekli.  Bayram Usta, aslında Konya yolu üzerinde açılmış ilk olarak. Lezzetli kebaplarına ilişkin ilk yorumlar o günlerden. Yıldız'daki mekana gittiğimde servis oldukça hızlıydı.  Humus, yoğurtlu semiz, salata ve ezme ikram olarak sunuluyor Meşhur yaprak kebabı Adından anlaşılacağı üzere yaprak kebabı ile ünlü. A...

Avrupa futbol şampiyonasını kim kazanır?

Paris, 2014 Bir hafta süren anket tamamlandığında, henüz gruplarda ilk iki maç bitmişti. Gruplardan çıkmayı garantileyen takımlar belli olsa bile, son 16'ya kimlerin kalacağı net değildi henüz. Ankette en çok oyu Almanya aldı. Fransa, İspanya ve Türkiye ise eşit sayıda oy aldılar. Bakalım, Fransa 2016'yı kim kazanacak... 17 Haziran 2016 saat 5.20 itibariyle Almanya'ya 3 oy gelmiş. Türkiye, Fransa ve İspanya için ise birer oy var. Kimbilir belki Galler şampiyon olur. Anketin tamamlanması için iki gün kaldı. Halen oy kullanabilir, oyunuzu değiştirebilirsiniz... Anketin ardından Taylan KARA'nın değişik isimli, değişik romanı "Cölanj" üzerine bir not yayınlayacağım. Sorumuz Avrupa futbol şampiyonasında kimin şampiyon olacağı. Ben dört artı bir aday sunuyorum. Adaylardan üç tanesi, kupayı kazanabileceğini düşündüğüm takımlardan, dördüncüsü gönlüm şampiyonu ve neden olmasın :) son takım ise bu dördün dışında bir takım şampiyon olur diyenler için. Açık uçlu ...

Televizyon yayınları AB üyesi ülkelerde sayısal karasaldan izleniyor

Ankara'da DVB-T2 modülasyonu ile 4K yayın denemelerinin başlaması , akıllara yeniden sayısal karasal televizyon tartışmalarını getirdi. Son dönemde, blogda konu ile ilgili bir kaç yazı yayınladım. Bu kez, Eurobarometer adlı rapor dizinden Mayıs 2016 tarihli E-Communications and the Digital Single Market başlıklı raporda yer alan iki istatistiği değerlendirmek istedim.  Eurobarometer raporlarını blogda daha önce de konu etmiştim . Televizyon yayınlarına erişim ile ilgili sayılar çok dikkat çekiciydi. Mayıs 2016'da yayınlanan ve 2015 verilerini içeren raporda , TV yayınlarına erişim ile ilgili oranlar ise daha da ilginç. Malum, bilgi sahibi olmadan ahkam kesmek ülkemizin geleneksel sporları arasında yer alır. Televizyon yayıncılığı, hele bu yayınların iletimi gibi, özel bilgi gerektiren bir konuda bile ahkam kesenlerden geçilmez. Sayısal karasal bitti, Avrupa'da kimse izlemiyor onu diyenlere eminim sizler de rastlamışsınızdır. Oysa rakamlar öyle söylemiyor. Aşağıdaki gr...

Sayısal karasal televizyon yayınları tarihinde dönüm noktası: TRT 4K DVB-T2 platformunda

Gerçekten haber değeri olan, dünya çapında önemli bir gelişme: sayısal karasal televizyon yayıncılığında bir kilometre taşı. 2 Haziran 2016 tarihini bir yerlere not etmekte yarar var. Karasal da neymiş, bitmiş teknoloji diye birileri ahkam keserken, kaliteli yayının karasal platformdan yapılabileceğini gösterdi TRT.  Twitter'dan takip ettiğim hesaplardan birisinden ve TRT'nin haber bültenlerinden öğrendiğime göre 2 Haziran 2016 tarihinde TRT, 4K yayınlarını DVB-T2 HEVC formatında, Ankara'da UHF 56. kanaldan "ücretsiz" olarak yayınlamaya başladı.  TRT4K Yayını bugünden itibaren Karasal Verici DVB T2 ile Ankara Dikmen UHF56.kanaldan deneme yayınına başladı. pic.twitter.com/5XbVb2zjkG — Hikmet KOCAMAN (@HikmetKOCAMAN1) 2 Haziran 2016 Bu yayının DENEME yayını olduğunun altını çizmek gerekiyor. Düzenli bir yayın değil şimdilik. Bu yüzden kesintiler, sorunlar, format denemeleri yaşanabilir.  Bu noktada akıllara ilk gelecek soru yayını nasıl izle...

Küçükkuyu'nun büyük lezzeti: Sole Mare Cafe

Meksikalı balıkçının hikayesini biliyorsunuzdur  muhtemelen. Meksika’nın sakin bir balıkçı köyüne tatil için gelen genç "girişimci" sabahları o günün ihtiyacı kadar balık tutup, geri kalan zamanını ailesiyle keyfince geçiren bir adam farketmiş. Bir sabah yolunu kesmiş: “ Kaç gündür seni izliyorum. Sabahları birkaç balık avlayıp sonrasında keyif yapıyorsun ailenle. Oysa avlayabileceğin daha tonlarca balık var. Seninle bir şirket kuralım, gemiler alalım ”.  Balıkçı, “ sonra ” demiş.  “ Sonra o gemilerden oluşan bir filo kurarsın. Sonra şirketini borsaya açarız ve sen de keyfin için balık tutup, günün geri kalan zamanında ailenle birlikte olursun .”  diye devam etmiş girişimci.  Balıkçı, “ ben zaten hergün bu son söylediğini yapıyorum ” demiş ve gitmiş. Elbette eğitimden sağlığa bir çok hizmetin paralı hale geldiği günümüz dünyasında, Meksikalı balıkçı gibi geleceğimizden endişe etmeden yaşama şansımız yok belki. Gene de paranın amaç mı araç mı olduğu k...

Blogda en çok görüntülenen, kitap etiketli, üç yazı

Blogda hangi yazının kaç kez görüntülendiğini takip ediyorum. Derdim daha çok görüntülenen yazılar gibi yazılar hazırlamak değil. Sonuçta bir yazıyı ilginç kılan, daha çok görüntülenmesini sağlayan sadece yazının içeriği değil. Ülkenin gündemi de çok etkili.  Blogda belli başlı beş etiket bulunuyor. Aslında etiket sayısı çok, ancak yazıların konularını içeren etiket sayısı beş diyebiliriz. Diğer etiketler, aslında bu konuların alt başlıkları. Wordpress'te böyle bir sınıflandırma olanaklıydı, etiketler arası hiyerarşi. Blogger'da ise yok, en azından benim bildiğim kadarıyla yok.  Kitap, teknik, gezi, mekan ve Ankara blogda öne çıkan konular ve etiketler. Elbette bir dönem daha çok yazdığım tiyatro ve film etiketleri halen duruyor. Bu yazı ile birlikte, bu beş etiket için en çok ve en az görüntülenen beş yazıyı sıralayacağım. Yazının başlığının yanında, parantez içerisinde sırasıyla, yayın tarihi ve görüntülenme sayısı yer alacak. 11 Mayıs 2020 20.26  itibariyle...

bir kez daha, nedir bu sayısal karasal televizyon?

Blog sayfamda DTT etiketiyle yayınlanmış 100'e yakın içerik bulunsa da, geçenlerde buluştuğumuz lise arkadaşlarımın sorusu üzerine, bir kez daha yazmaya karar verdim. Bilenler, okumadan geçebilir. Bilmeyenler ve sektörün uzağındaki kişiler düşünülerek hazırlanmış bir yazıdır.  Soru - yanıt şeklinde kurgulanmış yazılarımın daha çok okunduğu gözlemi üzerine, buyurun sık sorulan sorularla Sayısal Karasal Televizyon: Şimdi tam olarak neden bahsediyoruz? Çanak ile izlediğimiz televizyon mu?