Havaların gidişinden anlamak pek mümkün olmasa da Aralık ayının sonuna yaklaşıyoruz. Mağazalarda ve caddelerde ışıklı, geyikli süslemeler yeni bir senenin geldiğini hatırlatıyor. Herkesin yeni yıldan bekledikleri farklı elbette. Ben huzur ve sağlık diliyorum, tüm insanlık için. 2025 yılı içinde her hafta en az bir blog yazısı eklemeyi kendime hedef olarak koydum. Bu yazıların belirli bir konusu olmayacak. Doğaçlama, aklıma gelenler, aklıma takılanlar. Video izlemektense okumayı tercih edenlerdenseniz, beklerim bloguma. Yazıları, çeşitli tarihlerde farklı mekânlarda çektiğim fotograflar süsleyecek. Bir de sürpriz bekliyor, 2025 yılında okurlarımı. Umarım beğenirsiniz...
Blog sayfamda DTT etiketiyle yayınlanmış 100'e yakın içerik bulunsa da, geçenlerde buluştuğumuz lise arkadaşlarımın sorusu üzerine, bir kez daha yazmaya karar verdim. Bilenler, okumadan geçebilir. Bilmeyenler ve sektörün uzağındaki kişiler düşünülerek hazırlanmış bir yazıdır. Soru - yanıt şeklinde kurgulanmış yazılarımın daha çok okunduğu gözlemi üzerine, buyurun sık sorulan sorularla Sayısal Karasal Televizyon: Şimdi tam olarak neden bahsediyoruz? Çanak ile izlediğimiz televizyon mu?
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
YanıtlaSilAşk celladından ne çıkar madem ki yar vardır Yoktan da vardan da ötede bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır Senden ümit kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır .. Sevgili .. En sevgili .. Ey sevgili
( bu güzel resimlere karşılık; Sezâi Karakoç / İstanbul şiirinden küçük bir bukle ! )
Başka sözüm yok (:-
Eyvallah Nedim abi. Ne güzel söylemiş şair.
YanıtlaSil