Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Side, 2012 |
Bugüne kadar bin TL bile vermedim cep telefonu satın alırken. Bu yazdığım cümleden de anlayabileceğiniz gibi i, ile başlayan bir telefon da kullanmadım, gene bugüne kadar. Halihazırda kullanmaya keyifle devam ettiğim Lumia 820 model telefonu bulmak için epey araştırma yaptığımı hatırlıyorum. Hem akıllı hem küçük ekranlı bir telefon almak istediğimde karşıma iPhone'un dışında çıkan neredeyse tek makul telefondu. Samsung'un ve Motorola'nın kimi modelleri de vardı küçük boyutlu ekranlarıyla. Ancak firmaların genel yaklaşımı ekran boyutu küçük ise işlemci gücü ve belleği de küçük olmalı tarzındaydı. Yani ekranı küçük, işlevi büyük bir telefon, iPhone dışında yoktu.
Anlaşılan, benim gibi düşünenler hiç az değilmiş. Apple, ekran boyutlarını büyütmenin bir sınırı olduğunu, bu cihazlara "cep telefonu" denilmesinin arkasında, cihazların aslında cepte taşındığı gerçeğinin bulunduğunu hatırlamış görünüyor. Yeniden klasik ekran boyutuna dönerken, işlemci gücünü ve bellek ihtiyacını ise kısmıyor. iPhone SE modeli ile tam benim aradığım kombinasyonu ortaya çıkartmış: küçük ekran, büyük işlev.
Bu yazıyı okuyunca, demek ki Özgür de artık iPhone kullanıyor diye düşünebilirsiniz. Belki de Apple bana iPhone gönderdiği için böyle bir yazıyı yayınladığımı. Her iki tahmininiz de hatalı. Apple ürünleri kaliteli ve yenilikçi belki ancak benim teknolojik ürünler için ayırdığım bütçenin fersah fersah üzerinde fiyatlara satılıyor. İkinci tahminde bulunanlara ise diyecek sözüm yok. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da reklamsız ve yönlendirmesiz bir blog yapmaya devam edeceğim. 12 senedir finansman ihtiyacı duymadan devam ettim yazmaya. Allah ömür verdikçe de devam etmektir niyetim.
Bana zaman dışında maliyeti olmayan bir iş için para / hediye / ... kabul etmek bana göre işler değil. Derdim, bildiklerimi birileriyle paylaşmaktan ibaret. Bu yazıyı yazmamın sebebi ise Apple'ın tespitinin pek yerinde olduğu düşüncemi sizlere söylemek. Apple'ın böylesi bir tespite ihtiyacı olmasa da.
Değerli Özgür Çoşar,
YanıtlaSilTam da bir telefon ihtiyacım olduğu bir zamanda yazınızı okudum. Açıkçası bende sizin gibi düşünüyorum. Telefona fazla bütçe ayırmak bana saçma geliyor. Sanırım sizin kullandığınız telefonu alcam gibi:) Ne dersiniz? İnternette araştırdığımda farklı fiyat ve modeller geliyor. Sizinki hangisi tam olarak? Saygılar. Recai
Birde Nokia Lumia 925 model gördüm. Bununla ilgili bilginiz var mı? Başka önerebileceğiniz telefon modelleri hangileri olabilir? Recai. Saygılar.
YanıtlaSilRecai hocam,
YanıtlaSilBen Nokia Lumia 820 kullanıyorum. Telefon konulu bir yazı yayınlayayım. Yorumunuz üzerine. Çünkü akıllı telefonda işletim sistemi de fazlasıyla önem arz ediyor. Benim halihazırda kullanmakta olduğum telefon Windows işletim sistemli. Microsoft'un desteği bugün için var ancak ne kadar devam edecek belirsiz.
Recai hocam, gördüğüm kadarıyla 925'te 4G desteği yok. 820'de var. Gene telefoncuya sormak gerek. Bir de 925, 820'nin iki katı fiyatında. Son söz olarak bugün Windows işletim sistemli bir mobil telefon alınır mı sorusuna yanıt vermek gerek. Uygulamalarının windows uyumlu olanını bulmakta zorlanabilirsiniz. Eğer benim gibi Skype, WhatsApp ve Harita bana yeter diyenlerdenseniz Lumia 820'yi gönül rahatlığıyla önerebilirim.
YanıtlaSil