Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Kitabın tam adı biraz daha uzun aslında: YEMEZLER! Bilimsel Verilerle Gıda - Hastalık İlişkisi. Hayy Kitap yayınlarından çıkmış. İlk baskısı Kasım 2013, benim okuduğum üçüncü baskının tarihi ise Ocak 2014. 14 bölümden oluşan kitap 303 sayfadan ibaret.
Bir dönem benim de yazarları arasında yer aldığım, şimdilerde ise sadece okuyucu olarak takip ettiğim İnsanBU adlı internet sitesinde kitabın yazarı Dr. Dizdar, endüstriyel tavuk konulu bir dizi yazı yayınladı. Okuyunca göreceğiniz gibi aslında kitabın tartıştığı konuların bir bölümü tavuk / yumurta ilişkisi. Kitabın özü ise endüstriyel gıdanın toptan eleştirisi.
Dr. Dizdar, zor bir işe kalkışmış. Kitabında örnekleri olan doktorlar tarafından kurulan derneklerin birisine üye olup, bilmem ne derneği bilmem ne ürününü destekliyor demek yerine farklı bir yol seçmiş. Elindeki olanaklar kısıtlı, deneyler ampirik çoğu kez. Ancak büyük bir emek var ortada. 14 bölümlük kitabın her bölümünde 50'den fazla referans var. Bir çoğumuzun hayatı boyunca okumayacağı kadar fazla okumuş Dr. Dizdar bu konuda kitap yazmadan önce. Hem de bu okumaları yapmak yerine, televizyon ekranında işte gerçek yoğurt bu demenin kolaylığı dururken. Akıl işi değil yaptığı, gönül işi.
Kitaptan alıntı yapmayacağım. Sadece kitabın ele aldığı konuları anlatması bakımından bölüm adlarından bahsedeceğim: Süt, yoğurt ve ayranın bozulması; Beslenme hastalık ilişkisi; Aşırı fiziksel işlem; Endüstriyel gıda nasıl hasta eder?; Beslenmenin ekonomisi, uluslararası boyutta derin ticaret zinciri...
Kitabı okuduktan sonra, paketli hiç bir ürün tüketmemeye çalışmaya karar verdim. Bu kadarı bile pek zor. Ancak metabolizma hastalıklarıyla, kronik rahatsızlıklarla uğraşmak da kolay değil. Maliyetli olacağını da biliyorum. Ancak hastalanmanın maliyeti çok daha büyük. Bir yola girdim, bakalım sonu ne olacak.
Sizlere tek önerim YEMEZLER!'i alın ve okuyun.
Sizlere tek önerim YEMEZLER!'i alın ve okuyun.
Kabul ediyorum kolay okunabilen bir kitap değil. Dr. Dizdar'ın eserini doğaçlama caz severlere önerimin nedeni de bu zaten. Her enstrümanın kendi solosunu yaparken ana ritmi kaçırmak, sık yapılan bir hatadır. Ana ritmi aklın bir köşesinde tutup enstrümanların solo performanslarının tadını çıkartmak için dikkat gerekir. Dr. Dizdar'ın kitabı da dikkatli bir okuma istiyor. Emin olun buna fazlasıyla değecektir. Kimi bölümleri birden fazla kez okudum. Kimi bölümlere geri dönüp okudum. Biyoloji ve tıp ile ilişkisi hiç olmayan ben bile anladıysam eminim bir çoklarınız için daha zahmetsiz olacaktır anlamak.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.