Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Sektörü takip edenler bilecektir. Sayısal karasal televizyon yayıncılığı için 10 yıl süreli ve 3 farklı kapsama alanına yönelik lisans ihaleleri yapıldı. Tam doğru adı multipleks kapasitesi tahsis ihalesi. İhalelerin sonucunda bir takım ilginç durumlar ortaya çıktı. Nisandan temmuza kadar süren ihalelerde:
- 11 HD, 22 SD olmak üzere toplam 33 ulusal lisans 820.850.000 TL
- 20 bölgesel lisans 14.760.000 TL
- 212 yerel lisans 36.640.000 TL
karşılığında medya hizmet sağlayıcı kuruluşların oldu. 6112 sayılı yasaya ve ona bağlı çıkartılan yönetmeliklere göre bu lisansları başka kuruluşlara devretmeleri olanaklı değil. Yasa ve yönetmeliklerde belirtilen süreler içerisinde yayına başlamak zorundalar. Yasal düzenlemeye göre karasal vericilerini, RTÜK tarafından tespit edilecek ve ulusal lisans sahibi 33 şirket içerisinden en az 10 tanesinin ortaklığı ile kurulacak verici tesis ve işletim şirketine de devretmek zorundalar. Gene RTÜK tarafından tespit edilecek multipleks işletme şirketine, verici tesis işletim şirketine aylık/yıllık ücret ödeyecekler. RTÜK'e de reklam cirolarından alınan pay dışında frekans kullanım bedeli adı altında yeni bir ödeme daha yapacaklar. Yani 872.374.000 TL sadece 10 yıl boyunca kıt kaynak olan frekansı kullanma ayrıcalığı için ödenen bir bedel. Bunu işlek bir caddedeki az sayıda dükkandan birisini kiralamak isteyen yatırımcının ödediği hava parasına benzetebiliriz.
yerel lisans, bölgesel ve ulusal lisanstan pahalı
İhale, ulusal, bölgesel ve yereller için ayrı ayrı yapıldı. Her bir lisans tipi için ayrı başvurular alındı. Gene her bir lisans tipi için farklı asgari bedeller belirlendi. Hal böyle olunca lisans sayısı ile başvuran (daha doğrusu yeterlilik alan/açık arttırmaya filli olarak katılan) sayısına bağlı olarak asgari fiyatlar ile biten ihaleler oldu. İstanbul için yapılan ihalede, 7 yayıncı asgari 1.200.000 TL lisans bedeli ödeyecekken, SD genel ulusal lisansın bedeli 1.000.000 TL olarak ortaya çıktı. Aynı şekilde İzmir için ödenen lisans bedeli, EGE bölgesi için yayın yapma hakkı veren bölgesel lisanstan pahalı.
fotograf Prag'dan.
fotograf Prag'dan.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.