Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
Ne yapayım ben de okunmak için böyle abuk sabuk başlıklar koyan internet sitelerine özendim. Bu flaş gelişmenin üzerine internet haber sitelerine yansımayan başlıklardan bir seçmeyi aşağıya kopyaladım:
Flaş haber: sadeceozgur, anonim olarak sürdürdüğü blog yazarlığına son verdi!
Sadeceozgur, gerçek kimliğini açıkladı!
Meğer adı da Özgür'müş!
Sadeceozgur'un Ankara'da yaşadığı ortaya çıktı!
Sadeceozgur'un LinkedIn hesabında değişiklikler yaparak, halen çalışmakta olduğu şirketi gizlediği söyleniyor. LinkedIn'deki bilgilere göre sadeceozgur, 2004 yılından beri blogger olarak yaşıyor. Konunun uzmanları, Türkiye'de sadece blog yazarak bu kadar uzun süre hayatı idame ettirecek gelir elde etmenin mümkün görünmediğine dikkat çektiler. İsmini vermek istemeyen bir yetkiliye göre sadeceozgur, her sabah işine giden akşamları evine kapanan Dostoyevski'nin Yeraltından Notlar romanının kahramanını andıran birisi.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.