Bir daha arasam, acaba gelmiş midir eve? Gene annesi çıkarsa ne diyeceğim? Konuşmadan kapatsam ayıp, onu sorsam, evladım daha bir saat önce de aramadın mı dese ne cevap vereceğim? Kartta kaç kontür kaldı onu da bilmiyorum. Kartı takınca gösterirdi eskiden, bozulmuş bu galiba, arama başlamadan göremiyorum kaç kontürün kaldığını. Öylece kalakaldım pastanede. Birden hışımla kalkıp gitti. Oysa daha yeni oturmuştuk. Çaylarımızı söyleyip pasta sipariş etmiştik. Çayın gelmesini bile beklemedi. Bu soğukta eve dönmüştür diye düşünüyorum ama kim bilir belki siniri yatışsın diye dolaşıyordur. Ne kadar da aptalım. Öyle pat diye sorunca afalladım. Lafı ağzımda geveledim. Sonra o da kalkıp gitti. Neyse, bir saatten fazla geçti. Bir daha çevireyim numarayı. Belki dönmüştür.
Eğer son dakikada bir değişiklik olmaz ise, önümüzdeki hafta bugün itibariyle (16 Nisan) T1 olarak adlandırılan ulusal karasal sayısal lisansların dağıtım ihaleleri başlamış olacak. 2006 yılından beri devam eden sayısal karasal yayın macerası mutlu sona ulaşacak sonunda. Tüm ülke vatandaşlarını yakından ilgilendiren bu sürece dair yazılı basında pek habere rastlamadım. Televizyon izlemediğim için görsel basında konu edildi mi bilemiyorum. Medya haberleri veren internet sitelerinde bile ihaleleri ele alan yazılar görmedim. Bu kadar önemli bir ihale neden böyle sessizlikle bekleniyor bilemiyorum.
İhalelerin başlamasına bir hafta kala RTÜK'ten gelen açıklama, sürece ilişkin belirsizlikleri ortadan kaldıracak kadar net. Açıklamada öne çıkanları maddelersem:
- Sayısal karasal yayında 33 ulusal özel, 10 TRT, 4 bölgesel ve 7 yerel ile birlikte toplam 54 televizyon yayını izlenebilecek. Bu yayınların 12 adeti yüksek tanımlamalı (High Definition: HD) olacak. Günümüzde başkentin çoğu mahallesinde bile kablo tv şebekesinin olmadığı, karasal analog yayınların teknik kalitesizliği düşünüldüğünde uydu/IP seçeneği dışında TV izlemek neredeyse olanaksızken, sayısal karasal ile 54 yüksek kalitede kanal TV piyasasında dengeleri değiştirecektir. Hele bu kanallar, açıklamada yer aldığı gibi " vatandaşların herhangi bir ücret ödemeden yüksek çözünürlüklü (HD) yayınlar dâhil tüm karasal televizyon yayınlarını izleyebilmesi sağlanacaktır." ücretsiz erişim olursa, iş çok değişir. Kişisel olarak, neredeyse çıktığından beri sürdürdüğüm kablo tv aboneliğini iptal ederim. Zaten TV izlediğim yok, izlemek isteyenler için de sayısal karasalda yer alacak kanallar yeterli olacaktır. Özel olarak izlemek istediğimiz şeyleri de internetten ücretsiz bulabiliyoruz.
- İhalesi yapılacak olan sadece karasal ortamdaki yayınları ilgilendirmektedir. Yani karasal lisans alamayacak kanallar (6112'deki ismiyle medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar) uydu / kablo (IPTV de kablo olarak adlandırıldı) ortamlarında lisanslı olduğu sürece yayınlarını sürdürebilecek.
- İhale ile frekansların ömür boyu devri gibi bir durum yok. Süre belli: 10 yıl. Frekansların ne için kullanılacağı belli: sayısal karasal TV yayını. Ayrıca frekans (doğru adıyla multipleks kapasitesi) devri söz konusu değil. Yayından vazgeçen ya da lisanslamanın ardından 2 yıl içinde yayına geçmeyen kuruluş hakkını RTÜK'e iade edecek.
- 61-69. kanalların ne olacağı RTÜK'ün açıklaması ile netleşmiş oldu. Tam adı Long Term Evolution olan LTE ve 4G olarak bilinen yeni nesil mobil hizmetlere tahsis edilecek bu bant 2015 sonrası.
Bu aralar, farklı sebeplerle sürecin AB ülkelerinde işleyişini inceliyorum. Yakında blogumda Birleşik Krallık ve Almanya'da analog karasal yayından sayısal karasala geçiş sürecinin nasıl yaşandığını anlatan yazılar yayınlayacağım.
17 Nisan 2013 tarihinde Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi'nin düzenlediği panelde buluşmak dileğiyle....
bir küçük ama önemli rica: Ocak 2013 itibariyle Facebook, Twitter, LinkedIn hesaplarımın tümünü kapatmış bulunuyorum. Hesabım olmayınca yazdığım blog yazılarını buralarda duyurma olanağım yok. Eğer yazıların okunmasının iyi olacağını düşünüyorsanız, yazıların sonundaki paylaş butonunu kullanabilirsiniz...Şimdiden teşekkürler
hesaplarımı neden kapattığım ise bir başka yazının konusu....
bir küçük ama önemli rica: Ocak 2013 itibariyle Facebook, Twitter, LinkedIn hesaplarımın tümünü kapatmış bulunuyorum. Hesabım olmayınca yazdığım blog yazılarını buralarda duyurma olanağım yok. Eğer yazıların okunmasının iyi olacağını düşünüyorsanız, yazıların sonundaki paylaş butonunu kullanabilirsiniz...Şimdiden teşekkürler
hesaplarımı neden kapattığım ise bir başka yazının konusu....
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.