Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Kendisi kısa, etkisi uzun süren Gaziantep gezimizle ilgili bu dördüncü yazımı Zeugma müzesine ayırmak istiyorum. Müzede sergilenen mozaikler kadar müzenin kendisi de etkileyici. Yurtdışında gezdiğim müzelerde Audio Guide adıyla sunulan Sesli Rehberi ilk kez kendi dilimizde dinlemekten tutun, harika ışıklandırmaya, çocuklar için düşünülen ve müzede sergilenen mozaiklerle bütünleştirilmiş etkileşimli ekranlara kadar dört dörtlük bir müze olmuş Zeugma. Aşağıdaki fotografın ne olduğu pek anlaşılmıyor olabilir. Tavana yerleştirilen bir projektör yerdeki beyaz zemine tabanında mozaikler olan sığ bir havuz görüntüsü oluşturuyor. Havuz içerisinde yapraklar ve balıklar da var. Çocuklar bu sanal havuzda koştukça su dalgalanıyor, balıklar ve yapraklar kaçışıyor. Bir süre sonra mozaik değişiyor. Müzede sergilenen mozaiklerin bir bölümü dönemin villalarının önünde yer alan sığ havuzların tabanını süslüyormuş.
Wikipedia'da yazdığına göre 2011'de ziyarete açılmış. Gaziantep'in simgelerinden birisi haline gelen Çingene Kızı olarak adlandırılan mozaikten çok daha etkileyicileri sergileniyor müzede. Sesli rehberin anlattıklarını dinleyerek müzeyi gezen sayısı fazla değildi. Oysa, yanlış hatırlamıyorsam, 5 TL gibi bir ücret karşılığı gezdiğiniz eserlerle ilgili bilgiler dinleyebiliyorsunuz. Bu paha biçilmez eserlerin bir bölümünün baraj gölü altında kaldığını duyunca neden tümünün çıkartılması beklenmemiş diye düşündüm. Gaziantep'e gitmeye karar verdiğimde satın aldığım ancak henüz okumadığım bir kitap belki bu sorumun yanıtını verebilir. Tarih Vakfı tarafından yayınlanan Zeugma Yalnız Değil! Türkiye'de Barajlar ve Kültürel Miras isimli kitabı okuduktan sonraki düşüncelerimi blog sayfamda paylaşacağım. Müzeyi, sesli rehberle sindire sindire gezmek için 3 saat kadar bir zaman ayırmanızı öneririm.Girişteki 3 boyutlu filmi de izleyin derim. Müzedeki mozaiklerin bir çoğunun fotografını çektim. Ancak bunları blog sayfama taşımak yerine, gezi öncesi ziyaret ettiğim bir blogun adresini vermekle yetineceğim. Deretepe.net adlı sitede Şaheser Mozaikler: Zeugma adlı yazıda mozaikleri ve öykülerini görebilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.