Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı hayatımda hep çağrışımlar yapmıştır. Belki de çocukken, duvarlara vuran ağaç gölgelerinin hareketini izlerken hissettiğim o ilk hayranlıktan geliyor bu bağlantı. Sanki ışık ve karanlık bir oyun içinde, birbirlerini tanımalı ve anlama çabalarında buluşuyordu. Her gölge, farklı bir hikâye anlatır gibiydi; bazen bir huzur hissi, bazen de derin bir merak uyandırırdı. Bir düzlemde sessizce var olan bu gölgeler aslında görmediğimiz gerçeklerin yansıması mı? Belki de gölgelerin bu kadar etkileyici olmasının sebebi, tam olarak biçimlendirilmiş olmamaları; bize alan bırakmalarıdır. Tıpkı hayatın kendisi gibi: Belirsizliklerle dolu ama bir o kadar da anlamı bırakılmış. Bir de fotoğraf çekmeyi sevdiğim zamanları hatırlıyorum. En iyi kareleri hep gölgele...
RTÜK tarafından duyurulan takvime göre ülkemizde DVB-T2, bu kısaltmayı özellikle vurguladım, yayınları içinde bulunduğumuz 2013 yılının Kasım ayında Ankara'da başlayacak. Yapılan planlara göre 2015 Mart ayı ile analog televizyon yayınları sonlandırılacak. Avrupa'da uzun yıllar önce başlayan ve bir çok Avrupa ülkesinde tamamlanan sayısal karasal televizyon yayınına dönüş işlemine ilişkin bir rapor yayınlandı Şubat ayının başında. Raporun tam metnine buradan erişebilirsiniz. Raporu yayınlayan kuruluş Digital Terresterial Television Action Group (DigiTAG), sayısal karasal televizyon yayıncılığı konusunda çalışan üreticiler, yayıncılar, ağ işletmecileri, düzenleyici kuruluşlar ve organizasyonlar tarafından oluşturulmuş. Aralarında BBC, Panasonic, Sony, LG, Avrupa Yayın Birliği (EBU)'nun da olduğu 14 ülkeden üyesi var.
32 sayfalık rapor, sayısal karasal televizyona (digital terresterial television: DTT) geçişin neden gerekli ve zorunlu olduğunu anlatmakla başlıyor. Kıt kaynak olan frekans bandının verimli kullanımı, artan yayın kalitesi ve sunulabilecek ek hizmetlerden bahsettikten sonra dünyada DTT dönüşümüne ilişkin değerlendirmelere yer veriliyor. Düzenleme, iş ve teknik açılardan DTT sürecinin tartışıldığı bölümü analog yayınların sonlandırılmasına ilişkin bölüm izliyor. Başarının anahtarları ile sona yaklaşan rapor genel değerlendirmeler ile bitiyor. Raporda bu süreci başlatmış ve tamamlamış ülkelerden verilere de yer verilmiş.
Rapor ile ilgili bu tanıtıcı yazıyı bir kaç gündür gazetelerde yer alan bir haberdeki hatayı düzelterek bitireyim. Söz konusu haberde Teknik Sat Group Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Yukarıkozan'ın açıklamalarına yer verilmiş. Çeşitli gazetelerde yer alan bu açıklamada sanırım ki sehven yapılan ancak önemli bir hata yer alıyor. Haberde DVB-T'lerin yerini DVB-T2'lerle değiştirmek gerekiyor. Ülkemizde DTT yayınları DVB-T2 standardına göre yapılacak. Piyasada satılmakta olan birçok televizyon dahili DVB-T alıcısına sahip, ancak bunlar ile başlayacak DTT yayınlarını izlemek mümkün olmayacak. Yeni televizyon alacakların DVB-T2 alıcılı modelleri aramalarını öneririm.
RTÜK'ün web sayfasındaki basın bildirisinin bağlantısını da burada paylaşayım. Hatalı bilgileri düzelten yerinde bir açıklama olmuş.
RTÜK'ün web sayfasındaki basın bildirisinin bağlantısını da burada paylaşayım. Hatalı bilgileri düzelten yerinde bir açıklama olmuş.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.