Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Evde kapağı açılmış ve bir hafta içerisinde tüketilmesi gereken küçük bir kavanoz antep fıstığı ezmesi bulunca, sabah sabah kek yapmak şart oldu. Hemen malzemeleri sayayım:
Malzemeler- 3 yumurta,
- 2 bardak tam buğday unu,
- 1 bardak şeker,
- 1 küçük kavanoz (180 gr) antep fıstığı ezmesi (Hepota diye bir markanın var piyasada),
- 1 bardak süt,
- 1 paket kabartma tozu
Bu kek işini çözdüm sanırım. Artık tarife bakmadan kafadan yapabiliyorum. İkinci denememde bir kez daha tutturdum kıvamını :) Efendim kek yapımında ilk aşama yumurtalar ile şekerin çırpılması. Yumurtaların şeker ile karıştığında nasıl beyaza yakın renk aldığı her seferinde şaşırtıyor beni. Gerçi henüz iki kez yaptım, ikisinde de şaşırdım. Ardından antep fıstığı ezmesi, süt, un ve kabartma tozunu karışıma ekiyor ve karıştırmaya devam ediyoruz. Mikserin sadece ilk aşamada kullanıldığını söyledi eşim, ancak ben her aşamada kullandım ve bir sorun olmadı. Neyse, bu karıştırma işi bittiğinde sıvık kek hamurumuz elde edilmiş oluyor. Geriye kek kabına boşaltıp, önceden 170-180 dereceye ısıtılmış fırınımızda 30-35 dakika pişirmek kalıyor. Piştiğini nasıl anlayacağımızı önceki tariften hatırlıyorsunuzdur. Unutanlar için tekrar edeyim: Kürdanı batırıp, kürdanda hamur bulaşığı olup olmadığına bakıyoruz. Bulaşık yok ise kek pişmiştir.
Son not olarak kek, dinlendikten sonra daha lezzetli oluyor. Özellikle buzdolabında bir gece geçirirse tadına doyum olmuyor. Afiyet olsun...
Meraklısı için antep fıstığı ezmesinin faydalarını Güneydoğu Birlik'in sayfasından alıntıladım:
- Antepfıstığı ezmesi, ince bağırsakta glikoz emilimini azaltır ve kan şekerinin yükselmesini önler: Bu bakımdan şeker hastalarına fıstık yemeleri öğütlenir.
- Antepfıstığı ezmesi, yapısındaki doymamış yağ oranının yüksekliğiyle kan şekerinin yükselmesi riskini azaltır.
- Kolesterol içermediği gibi, kandaki kolesterol düzeyini düşürücü etkisi de vardır. Böylece kroner kalp yetmezliği riskini azaltır.
- Antepfıstığı ezmesi, karaciğerdeki yağlanmayı önler ve kan şekerini düşürür.
- Antepfıstığı ezmesinin afrodizyak etkileri vardır.
- Antepfıstığı ezmesi sofralarda yer alması halinde çocukların zeka ve vücut gelişimine katkıda bulunur.
- Antepfıstığı ezmesinin içerisinde görülen koyu renkli tanecikler Antepfıstığı'nın dış zarı (kabuğu) olup, bu zarın vücut için antioksidan etkisi vardır.
- Enerji deposu olan Antepfıstığı ezmesi soğuk kış günlerinde vücudun sıcak tutulması açısından da önemli bir besindir.
- E,B ve C vitaminleri bakımından zengindir.
Keki henüz denemedim ama tarif edilişi süper olmuş:) Ellerinize sağlık. Hem bunu hem de çocuklar için olan şekersiz yağsız keki mutlaka deneyeceğim.
YanıtlaSilmerhaba neşe. kek işini sevdim. yeni denemelerimi yakında paylaşacağım. sırada özgür usulü çikolata şelalesi denemesi var :)
YanıtlaSilÇikolata şelalesi ismi bile pek çok bayan için çok cezbedici:) Ben de çikolatasız hayat olmaz diye düşünenlerdenim. Merakla bekliyorum.
YanıtlaSil