İkinci yarıya çok daha istekli başladı Fenerbahçe. İkinci gol için rakip kaleye yüklenirken yaptığı ataklar özellikle sol kanatta Kostiç'in yaptığı ortalara dayanıyordu. 60 ile 65. dakikalar arasında Rangers beraberlik golüne çok yaklaşsa da savunma ve kaleci İrfan Can'ın gününde olması umutlarımızı sürdürmeye yetti. İkinci gol, sağ kanattan gelişen atak sonucu geldi. İkinci golün ardından J ose Mourinho'nun yaptığı değişiklikler ile çok daha baskılı bir futbol ortaya koyduk. Üçüncü gole çok yaklaştığımız ataklar olsa da ne yazık ki şutlar kaleyi bulmadı. Rangers'ın arada bulduğu net fırsatlarda ise İrfan Can başarılıydı. Şimdi uzatmalarda ve belki de penaltı atışlarında belirlenecek tur atlayan takım. Uzun zamandır izlediğim en heyecanlı ikinci yarı olduğunu ekleyerek notlarımı sonlandırayım. Sonuç ne olursa olsun, 3-1'lik ilk maçı çevirmeyi başardı Fenerbahçe. Tebrikler, umarım turu geçen taraf olmayı da başarırlar.
Yolculuk 1+ 3 + 14 saat sürünce notlarını yayınlamak üç güne yayıldı. Bu gün sonunda Santiago'ya ulaşıyoruz. Diğer gezilerim aksine, Santiago'da fazla not tutmamışım. Seyahatin kısalığından mıdır günlerin yoğunluğundan mı hatırlamıyorum. Gene de iki sayfalık kısa notlarım var. Onları bir ara bloga aktaracağım...
8 Ekim 2008, saat 06.50 Ant Dağlarının üzeri
Bilgilendirme ekranına göre tamıtamına 34 dakika sonra Santiago'ya inmiş olacağız. 801 km/saat hızla 11582 metre yükseklikte uçuşumuza devam ediyoruz. Buranın saatiyle 07'ye yaklaşırken Ankara öğleden sonra ikiyi (14) yaşıyor. Az önce kahvaltımızı yaptık. Sanırım tavuk ve dana jambonun yanında 2 parça peynir, 2 küçük baget ekmeği, 1 yoğurt, meyva salatası, yağ ve reçelden oluşan yiyeceklerin yanında meyva suyu ve kahve-çay sunuluyordu. Paris'ten bu yana 7064 mil olmuş bu arada.
Penceren bakınca etkileyici Ant Dağları manzarası var. Umarım çektiğim fotograflar manzarayı hakkıyla yansıtır.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.