İstanbul'da gezilip görülecek ne kadar fazla yer var. Bugüne kadar genellikle aynı yerlerde dolaşıp durmuşuz her gittiğimizde. Bu kez daha önce görmediğimiz yerlere gittik. Teknik Üniversite'nin Vakıftepe'deki tesisi bunlardan birisi. Bir pazar sabahı kahve içmeye çıktık. İkinci köprünün Avrupa kıyısındaki ayağını tepeden gören bir konuma sahip tesis. Anladığım kadarıyla düğün, nişan gibi etkinliklere de ev sahipliği yapıyor. Pazar sabahı kahvaltı için gelen çoktu. Fiyatlar, başkentimizle kıyaslandığında fahiş değil.
"Bak ne yaptım, piramidi avucumun içine sığdırdım." Benzeri milyon kez çekilmiş bir fotoğrafı kendi telefonuyla da kaydetmiş olmanın anlamsız gururu ve mutluluğu sesine yansıyordu. Bak diye seslenmişti ama seslendiği yerde boşluk dışında bir şey yoktu. Hayatının tümünü kaplayan büyük boşluk. Oysa aşıklar kentine yalnız gelmek değildi planı. Bu hafta çok farklı geçecekti. Nikahın ardından balayı için geleceklerdi Paris'e. Kalacakları oteli iki ay öncesinden ayarlamıştı. Bir haftalık tatilde gezecekleri yerleri belirlemişti gün gün, hatta saat saat. Şimdi avucunun içine sığdırdığı piramidin yerinde sevgilisinin eli olabilirdi. Eğer nikaha bir saat kala, bu iş olmayacak, ben vazgeçtim demeseydi.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.