Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Ankara'lı içme suyunu nasıl sağlıyor anketim bitmek üzere. Bu güne kadar 47 kişi oy kullanmış. Bunlardan 41'i damacana kullanıyor. Musluktan akan suyu içtiğini söyleyen 3 kişi olmuş. Kalanlar ise artıma cihazı sahibi ve kaynaktan kendim dolduruyoru diyor. Blogspot'un sağladığı bu olanağı (anket) daha sık kullanmayı planlıyorum.
Bundan sonraki anketim sayfam ile ilgili olacak. Ziyaretçi trafiğinden görebildiğim kadarıyla tarayıcıya (internet explorer-firefox ve benzeri yazılımlar) sayfanın adresini yazarak ulaşan sayısı devede kulak :) Ezici çoğunluk internetteki meşhur arama motoru google'da bir konuyu ararken (bazen çok ilgisiz sonuçlar da çıkabiliyor) sayfaya düşenler :)
Anket sayfaya erişim şekline ilişkin. Açık uçlu soru sorma olanağım yok ne yazık ki. Yoksa anahtar keliminiz neydi? Neyi ararken sayfama geldiniz diye sorardım. Yanıtlarınızı bekliyorum...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.