Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Gazeteleri güncel gelişmeleri öğrenmek için alanlara şaşıyorum. Özellikle elinin altında internet erişimi olup da son dakika haberlerini gazete okuyarak takip edenleri hiç anlamıyorum. Bu iş için televizyonlar, radyo ve şimdilerde internet var. Gazeteler derinlemesine incelemeler, farklı boyutlar ve bence olmazsa olmaz köşe yazarları için okunur. Zaten bu yüzdendir ki köşe yazarları transfer edilir. Cumhuriyet gazetesinde bir iki yazar hariç neredeyse tüm köşe yazarlarını okurum. Ancak kimilerini yazıldığı gün okuyamasam bile ileride okumak üzere ayırırım. Deniz Kavukçuoğlu'nun yazıları bunların başında gelir.
Sol üzerine kafa yoran ve bunu teorik boyutta yapan, sloganlardan arınmış yazıları günümüzde kendini solda tanımlayan herkese ders niteliğinde. Geçen günkü yazısının başlığı Demokrasi ve Sosyalizm. Şimdi yazıdan alıntı yapmak bir yerde yazarın emeğini izinsiz kullanmak olacağından sosyalizm demokrasiz olmaz mı? proleterya diktatörlüğü en gelişmiş demokrasiden daha demokrat değil midir? bütün bu tartışmalar emperyalizmin dayatmalarıdır, yeni sola ihtiyaç yok, gerekli herşey 19. yüzyılın başında yazılmış eserlerde var vb. ezberlerden kurtulup sosyalizm ve demokrasi konusunu düşünmek lazım. Dönüp Kundera'yı okumak lazım, M.Ali Aybar ne demiş bakmak lazım.
Yani anlayacağınız işim çok. Kavukçuoğlu sağolsun zaten çok olan işimi arttırıyor yazdıklarıyla :) İyi ki sizler gibi düşünen ve yazan beyinler var. Tartışmaya, düşünmeye, üretmeye devam...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.