Kimi bir kaç cümlelik kimi bir kaç sayfalık anılarla dolu öykücükler ve tümünü bağlayan farklı bir kurgu. Barış Bıçakçı'nın son novellasını severek okudum. Okuma heyecanını bozmadan, konusundan kısaca bahsetmek istiyorum. Halis Bey, emekli elektrik mühendisi. Ayşe ise başarılı bulunan bir öykü kitabı yayınlamış bir peyzaj mimarı ve tercüme yaparak hayatını kazanıyor. Tercüme bürosunda rastlaşıyorlar ve Halis Bey Ayşe'den anılarını öyküleştirmesini istiyor, ücreti karşılığında. Novella, Halis Bey'in anıları ve Ayşe'nin hayatını anlatan bölümlerle kurulmuş. Novellada yer alan bölümlerin her biri ayrı öyküler haline getirilebilecek derinlikte. Ayşe'nin hayatına dair bölümlerde ülkenin gündemine dair göndermeler de yer alıyor. Daha önce okuduğum eserlerinde olduğu gibi bolca Ankara var arka planda. Hatta Garson başlıklı bölümde Ankara başrolde. İstanbullular deniz yok, fazla gri dese de Ankara, Ankara'da yaşamaya alışmışlar için kendine has özellikleri ve güzelli...
Kaç albüm vardır ki tüm parçalarını aynı beğeniyle dinlenilir? Kaç albüm vardır ki her dinleyişte başka bir parçasına aşık olunur? Hele ki bu albümü oluşturan bestelerin artık yapılamayacak olduğunu bilmek nasıl kahreder insanı. Doğru tahmin ettiniz Tuncay Akdoğan'ın ardından çıkartılan Bir nehir ki ömrüm adlı albümden bahsediyorum. Albüm içerisindeki bilgilerden aktarayım yaşam öyküsünü:
1989 yılında Grup Yorum'dan İlkay Akkaya ile birlikte ayrılan Tuncay Akdoğan, 1990 yılında İlkay Akkaya ve İsmail İlknur ile birlikte Kızılırmak'ı kurdu. 1990-1997 yılları arasında Kızılırmak'ın 'Ölüme de Tilili', 'Geçmişten Geleceğe Pir Sultan Abdal', 'Gidenlerin Ardından', 'Aynı Göğün Ezgisi', 'Güneşin Olsun', 'Pir Sultan'dan Nesimi'ye Anadolu Türküleri', 'Çığlık', 'Rüzgarla Gelen', 'Günde Dün' adlı dokuz albümde besteleri, şarkı sözleri ve yorumuyla yer aldı.
1990 yılında Erol Toy'un yazdığı, Ankara Birlik Tiyatrosu'nun sahneye koyduğu 'Pir Sultan Abdal' adlı oyunda anlatıcı olarak rol aldı.
Tuncay Akdoğan, 2000 yılında Serüvenciler'i kurdu ve Veda adlı bir albüm yayınladı. Çok sayıda sanatçı tarafından şarkıları yorumlanan Tuncay Akdoğan, bir çok albümde de aranjörlük yaptı.
Kızılırmak ile ortak üretim sürecine devam eden Tuncay Akdoğan, grubun son albüm 'Yılkı'da üç şarkısı ve kendi seslendirdiği bir şiir ile yer aldı.Uzun bir süredir üzerinde çalıştığı solo albümü 'Bir Nehir ki Ömrüm...' yayınlanmak üzereyken aramızdan ayrıldı.Müziğe adanmış bir hayatın gece yolcusuydu o...Bir gün mavi bulutlara biner sonsuza giderim demişti
Ve gitti...
Yokluğunu bırakarak ardında
Her gün büyüyen boşluğunu...
Ve şarkılarını...
1959 yılında Adana'da doğan Tuncay Akdoğan, Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu'ndan mezun oldu. Üniversite yıllarında müziğe başlayan Tuncay Akdoğan, 1984 yılında Grup Yorum'un kurucuları arasında yer aldı. Grup Yorum'un yayınladığı 'Sıyrılıp Gelen', 'Haziran'da Ölmek Zor' ve 'Türkülerle' adlı üç albümünde beste ve söz yazarlığı yapmasının yanı sıra cura ve davul çaldı.
1989 yılında Grup Yorum'dan İlkay Akkaya ile birlikte ayrılan Tuncay Akdoğan, 1990 yılında İlkay Akkaya ve İsmail İlknur ile birlikte Kızılırmak'ı kurdu. 1990-1997 yılları arasında Kızılırmak'ın 'Ölüme de Tilili', 'Geçmişten Geleceğe Pir Sultan Abdal', 'Gidenlerin Ardından', 'Aynı Göğün Ezgisi', 'Güneşin Olsun', 'Pir Sultan'dan Nesimi'ye Anadolu Türküleri', 'Çığlık', 'Rüzgarla Gelen', 'Günde Dün' adlı dokuz albümde besteleri, şarkı sözleri ve yorumuyla yer aldı.
1990 yılında Erol Toy'un yazdığı, Ankara Birlik Tiyatrosu'nun sahneye koyduğu 'Pir Sultan Abdal' adlı oyunda anlatıcı olarak rol aldı.
Tuncay Akdoğan, 2000 yılında Serüvenciler'i kurdu ve Veda adlı bir albüm yayınladı. Çok sayıda sanatçı tarafından şarkıları yorumlanan Tuncay Akdoğan, bir çok albümde de aranjörlük yaptı.
Kızılırmak ile ortak üretim sürecine devam eden Tuncay Akdoğan, grubun son albüm 'Yılkı'da üç şarkısı ve kendi seslendirdiği bir şiir ile yer aldı.Uzun bir süredir üzerinde çalıştığı solo albümü 'Bir Nehir ki Ömrüm...' yayınlanmak üzereyken aramızdan ayrıldı.Müziğe adanmış bir hayatın gece yolcusuydu o...Bir gün mavi bulutlara biner sonsuza giderim demişti
Ve gitti...
Yokluğunu bırakarak ardında
Her gün büyüyen boşluğunu...
Ve şarkılarını...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.