Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Devlet Tiyatroları'nın aylık programında, oyunları tanıtıcı küçük metinler yer alır. Bu metinlere bakarak gitmeyi planladığınız oyun ile ilgili ön bilgi edinirsiniz. Övücü yazılar olduğunu bilerek okuyunca, genellikle yanıltmaz bu bilgiler. Aşağıda Çığ ile ilgili yazılan tanıtımı okuyunca;
'Bu günlerde; dünyamızda yaşanan ve adına Yeni Dünya Düzeni denilen dayatmalı tek ve gerçek doğruymuş gibi yutturmaya çalışan ve böylece de dünyamızı biraz daha kana ve ateşe boğan egemenlere karşı direnmemiz gereken bu günlerde… Çığ.'
mutlaka görmem gerekiyor diye düşündüm. Yeni Dünya Düzeni, kana ateşe boğan gibi iddalı sözlerle süslenmiş etkileyici bir tanıtım yazısı. Gelin görün ki oyun tanıtım yazısıyla o kadar ilgisiz çıktı ki bir ara tanıtıcı yazıyı başka oyun için mi yazmışlar dedim kendi kendime.
Karın yolları kapattığı, çığ tehlikesi yüzünden bağırmanın yasak olduğu bir yerde yaşamak zorunda kalmış, çocuk doğurmayı çığ tehlikesinin olmadığı zaman dilimine göre ayarlayan bir grup insanın yaşadığı dram anlatılıyor oyunda. Çığ, metafor olarak kullanılmış desek olmuyor, gerçek bir doğa olayı çünkü. Ya gerçekten var, ya da yok. Halk olmayan çığdan korkuyorsa o zaman düzenin baskısından ziyade halkın akılsızlığından söz etmek doğru olur.
Akün sahnesinde oldukça başarılı sahnelenmiş (sahne kullanımı, dekor, oyunculuklar vs) kötü bir oyun izledik sonuç olarak. Tiyatro eleştirmeni değilim. İnternette oyun ile ilgili yapılmış yorumları okuyunca demekki ben anlayamadım dedim. Neyseki, oyun ile ilgili görüşlerimi paylaşan birisini gördüm. Coşkun Büktel'in yorumları Çığ'ın metnine ilişkin. Yazısına buradan ulaşabilirsiniz.
Oyunu izleyenler, görüşlerini bu yazının altına yorum olarak ekleyebilir. Severek yayınlarım...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.