Havaların gidişinden anlamak pek mümkün olmasa da Aralık ayının sonuna yaklaşıyoruz. Mağazalarda ve caddelerde ışıklı, geyikli süslemeler yeni bir senenin geldiğini hatırlatıyor. Herkesin yeni yıldan bekledikleri farklı elbette. Ben huzur ve sağlık diliyorum, tüm insanlık için. 2025 yılı içinde her hafta en az bir blog yazısı eklemeyi kendime hedef olarak koydum. Bu yazıların belirli bir konusu olmayacak. Doğaçlama, aklıma gelenler, aklıma takılanlar. Video izlemektense okumayı tercih edenlerdenseniz, beklerim bloguma. Yazıları, çeşitli tarihlerde farklı mekânlarda çektiğim fotograflar süsleyecek. Bir de sürpriz bekliyor, 2025 yılında okurlarımı. Umarım beğenirsiniz...
Farklılaşan ve çoğalan yayın gönderme ortamları, içeriğin kıymetlenmesine yol açıyor.İnternet bağlantı hızlarının artması ile duymaya başlayacağımız IPTV, yakın zamanda bir yenisi eklenen uydu platform işletmeleri, sayısal karasal yayın ile birlikte çoğalacağı düşünülen yerel kanallar, internet üzerinden yayın yapan kanallar hepsi içeriğin peşindeler. Eski filmler, diziler artık arşivlerde saklanmayacak. Bu ortamlarda birisi diğerlerinden çeşitli yönleriyle farklılık gösteriyor.
Geçtiğimiz günlerdeki yazımda mobil televizyonun teknik boyutunu ele almaya çalışmıştım. Uygulanan teknik ne olursa olsun herhangi bir yayını izlenilir kılan hiç kuşkusuz içeriktir. Mobil televizyon uygulamaları bir çok özelliği ile diğer yayın gönderme ortamlarından farklılık gösterir. Bu farkların en önemli iki tanesi yayınları almak için kullanılan cihazların ekranlarının küçük olması ve yayını izleyenlerin uzun süreli olarak bu yayını izlemeye uygun olmamaları. Hatırlarsak mobil televizyondan bahsediyoruz. Yani izleyicinin de mobil olduğunu varsayılıyor. Otobüs durağında, bir arkadaşı beklerken kısa süreli izlemeler yapılacağı ön görülüyor. Bu nedenlerle, normal tv yayınının mobil ortamlara aktarılmasının iyi bir çözüm olmadığı, kısa haberlerin, hava durumu yayınının, bu ortamlar için özel üretilmiş kısa dizilerin, müzik kliplerinin, komik videoların (kimi kanalların haberlerinde yer verdikleri gibi) içeriği oluşturması gerektiği düşünülüyor.
Bahsedilen özel içeriğin normal yayın şeklinde mi yoksa isteğe bağlı (indirilecek) şekilde mi sunulacağı da netleşmemiş konular arasında. Ülkemizde ve dünyadaki örneklere bakıldığında yukarıda açıklamaya çalıştığım içeriklerin tümüne ait örneklerle karşılaşmak mümkün. Hangi içeriğin ne şekilde sunulduğu biraz da kurulan iş modeline bağlı. Önümüzdeki yıllarda resim daha netleşecek. Modeller ve örnekler çoğalacak.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.