Yağmur damlaları arabanın silecekleriyle yarış halindeydi. Az önce temizlenen yerler, gökten düşenlerle yeniden ıslanıyor ve görüşü bozmaya devam ediyordu. Binalar ve şehir uzaklaşırken, ne yapıyorum gerçekten diye düşündü. İç sesini sözle tekrarladığını fark ettiğinde, arabada yalnız olduğuna şükretti. İş çıkışı, akşam trafiğinde kendi kendine konuşmak pek garip karşılanmazdı gerçi. Bu aralar akıl sağlığını korumak herkes için zordu. Zor zamanlardan geçiyoruz, dedi kendi kendine. Hangi zamanımız kolay oldu ki diye ekledi. Kendine hak verdiğini fark edip güldü. Hava kararmaya başlayacak birazdan, daha çevre yoluna bile gelemedim. Bu gidişle bugün rekor kıracağım. Neyse ki evde bekleyenim yok. Bekleyeni olmadığına sevinmesi garibine gitti. Çocukluğu ve gençliği boyunca kendisini hep kalabalık bir ailenin babası olarak hayal ettiğini hatırladı. Karısı, kızları ve oğulları ile güle eğlene yaşayıp gideceği kocaman bir ev görürdü ne zaman geleceği düşünse. Oysa hiç evlenmed...
François Ozon, Fransız sinemasının son dönemlerdeki önemli yönetmenleri arasında. Daha önceki filmlerinden 5x2, Havuz ve Kumun Altında'yı izlemiş ve Havuz dışındakileri sevmiştim. Veda Vakti ise ölümle genç yaşta yüzleşmek zorunda kalan eşcinsel fotografçının bu yüzleşme sonrası yaşadıklarına odaklanıyor. Melvil Poupaud'ın başarılı oyunculuğu, ölüm, yaşam, aşk, cinsellik ve kısaca yaşama dair her konu ile ilgili göndermelerle dolu usta işi bir film çıkartıyor karşımıza Ozon.
Kumun Altında'da ölüm temasını işliyordu. Ölümün, özellikle ansızın gelen ölümün kabullenilmesinin zorluğu üzerineydi Kumun Altında. Ancak o filmde geride kalan açısından anlatılıyordu hikaye ve geride kalan ömrünü birlikte geçirdiği kocasını yitiriyordu. Veda Vaktinde ise ölen (daha doğrusu ölecek olan) kahramanın kendisi. 31 yaşında başarılı moda fotografçısı savruk yaşamının son 3 ayına girdiğini öğreniyor birden bire.
Nefes aldığımız her anın ne kadar değerli olduğunu fark ettirecek sarıcı bir film.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.