Metrodan çıkmak için yürüyen merdivene adımımı attığımda, dışarıda beni nelerin beklediğinden haberim yoktu. Okula, işe yetişme telaşında olanların kalabalığı bitmiş, toplu ulaşım, acelesi olmayanlara kalmıştı. Merdivenin son basamağını geldiğimde sokak sakin ve huzurlu görünüyordu. Sabahın serinliği yerini öğleye geçişin ılıman haline bırakmıştı. Kediler ve martılar duvar diplerine bırakılmış yemleri paylaşıyor, kargalar bu paylaşımdan kendilerine de pay düşecek mi merakıyla olan biteni izliyordu. Her zaman döndüğüm sokağı es geçip ilerledim. Yeni sokak, yeni binalar, yeni yüzler... Tek sokak değiştirince bile karşıma çıkanların farklılığı şaşırttı. Yürümeyi sürdürdüm. Güneş yükselirken bulutsuz gökyüzü alabildiğine maviydi. Karşılaştığım insanların kiminin yüzü tanıdık gelse de bir çoğunu ilk kez görüyordum. Oysa sadece bir sokak değiştirmiştim. Sokağın sonundaki kafenin bahçesinde yaşlı bir çift sabah kahvesi içiyordu. İkisi de sokağa dönük, yan yana san...
Biliyorum yaz tatili gelince okula gidenlerin ilk istekleri bilgisayar olacaktır. Gerçi son günlerde döviz yükselmiş olsa bile halen bilgisayar fiyatları geçtiğimiz yıllarla kıyaslandığında ucuz gibi görünüyor. Çevremden gördüğüm bir iki yanlış uygulama ile ilgili dikkatinizi çekmek istedim. Bunların birincisi bu aygıtın (bilgisayar) ne için alındığına ilişkin herhangi bir fikrin olmaması. Şöyleki, "çocuğa bilgisayar" almaya karar vermiş amcaya soruyorum. Amca, bu çocuk (ki genelde orta öğretime gidiyor oluyor) ne yapacak bu bilgisayar ile. Amca, derslerinde kullanacak. Ödevlerini internette arayacak. Çağın yeniliklerini ve gelişmelerini takip edecek, arada az da olsa oyun oynayacak gibi yanıtlar veriyor. Yani çocuğumuz mimari çizim, gerçek zamanlı görüntü işleme ve sair yüksek işlemci ve bellek gücü gerektiren hiç bir uygulama kullanmayacak.
Herhangi bir bilgisayar firmasının kapısını çaldığında sevgili amcamıza çıkartılacak donanım listesinde DualCore olarak adlandırılan çift çekirdekli bir işlemci, en az 512 MB ama genelikle 1 GB bellek, 160 GB sabit disk, çift katman yazabilen DVD, CD yazıcı okuyucu kombo gibi özellikle olacak ve bunlar için de tahmini olarak 1000 USD gibi bir fiyat istenecektir. Amcaya kredi kartına bilmem kaç taksitle kolay ödeyebileceği, sistemin uzun yıllar eskimeyeceği gibi şeyler anlatılacak ve amcamız ikna edilecektir.
Burada hiç bir bilgisayar satıcısını kötüleme amacım yok. Tek derdim; bilgisayarı internette gezinmek, yazı yazmak, tablo oluşturmak ve bir iki oyun oynamak dışında kullanmayacak olan kişilere, hiç ihtiyaçları olmadığı halde yüksek özellikli sistemlerin önerilmesi. Oysa amcanın işini Celeron işlemcili 256 MB bellekli, CD yazıcısı olan basit donanım listeli bir makine çok rahat çözecek. Hatta üzerine açık kaynak kodlu bir işletim sistemi, ki Pardus bu iş için çok uygun, gene açık kaynak kodlu bir kelime işlemci, tablo oluşturucu ve sairden oluşan paket, ki OpenOffice 2.0 sorunsuz çalışıyor, yazılım için ortaya çıkan maliyetlerini de düşürerek çok daha hesaplı bir şekilde çözüm sağlayacak. Ben 6 yıldır aynı makinemi kullanıyorum. Elektrik-Elektronik yüksek mühendisi olarak hem yazılım geliştiriyorum, eşim istatistik programları çalıştırıyor. Her işimize yetiyor. Paranızı harcamadan önce iyi araştırın.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.