Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Frankfurt Almanya'nın orta batısında yer alıyor. Bulunduğu eyaletin başkenti ise Wiesbaden. Kentin içerisinden geçen Main (Mayn diye okunuyor meyn değil) nehri ise Wiesbaden yakınlarında Ren nehri ile birleşiyor. Bulunduğu eyaletin başkenti olmasa bile Almanya'nın ve belkide tüm Avrupa'nın finans başkenti Frankfurt. Avrupa Merkez Bankası başta olmak üzere 400'ün üzerinde banka var. Bulunduğum diğer Avrupa kentlerinde olduğu gibi gene çok iyi işleyen toplu ulaşım sistemi, düzenli akan trafik, temiz sokaklar ve genelde saygılı insanlar burada da var. Diğer Avrupa kentlerinden farklı olan ise oldukça yüksek binalar.
Gökdelenler Frankfurt'un simgelerinden. Avrupa Merkez Bankası'nın binası da bunlardan biri. Binayı önündeki ? sembolünden tanımak mümkün.
Gökdelenler Frankfurt'un simgelerinden. Avrupa Merkez Bankası'nın binası da bunlardan biri. Binayı önündeki ? sembolünden tanımak mümkün.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.