Gölgeleri oldum olsası sevdim. Işığın somut göstergesi gibi geldi bana. Işığın yönüne ve şiddetine göre değişmesini, hayatın farklılaşan akışına benzettim. Uzayan kısalan, koyulaşan belirsizleşen gölgeler... Gölgelerin bu suskun ama etkili varlığı çağrışımlar yaptı ömrüm boyunca. Kökenleri çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor belki. Ağaçların uzayan gölgelerini izlerken fark etmiştim ışığın ve karanlığın birbiriyle oyununu. Her gölgenin, öyküsü başkaydı; kimi dinginlik, kimi merak, kimi endişe içerirdi. Sessiz sinema gibi, sözsüz öyküler, giz ile görünen arasındaki ilişkiyi mi yansıtıyor acaba? Gölgelerin etkileyici olmaları biraz da bu yüzden sanırım, hayal gücümüzü işe koymaları. Görünen ile giz arasını doldurması bize kalıyor.
Bu sayfalarda çeşitli konulardaki görüşlerimi açıklıyorum. Bu kapsamda Ankara'daki farklı mekanları da tanıtmaya çalışacağım. Ankara'da, bilen bilir, değişik hizmetlerin sunulduğu mekanlar kısıtlıdır. Beyaz & Beyaz bunlar arasında farklılık yaratan bir yer. Fiyatlar ucuz, hizmet kaliteli, mekan iyi döşenmiş. Tüm bunların yanı sıra en güzel yanı, Pazar akşamlı dışında, her akşam canlı Latin ve Caz müziği yapıyorlar. Salonda piyano var. Genelde opera sanatçılarından oluşan müdavimler, kendileri söyleyip kendileri eğleniyor. Bu arada bu tür müziği sevenler de mest oluyor.
Mekanın telefonu ne yazık ki yanımda yok. Ancak yerin tarifi çok kolay. Selanik caddesi'nde Metropol sinemasının hemen yanı. Eskiden Black 8 isimli kafenin olduğu yer.
Mekan ile ilgili yorumlarınızı bekliyorum.
Mekanın telefonu ne yazık ki yanımda yok. Ancak yerin tarifi çok kolay. Selanik caddesi'nde Metropol sinemasının hemen yanı. Eskiden Black 8 isimli kafenin olduğu yer.
Mekan ile ilgili yorumlarınızı bekliyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.